Hedefe ulaşmak!
Uzun zamandır bu sorunun karşılığını arayanların nihayet Türkiye’nin o eski cevabı vermeyeceğini yani IMF’nin yolunu tutmayacağını görmüş olmaları gerekir. Türkiye ekonomide...
Uzun zamandır bu sorunun karşılığını arayanların nihayet Türkiye’nin o eski cevabı vermeyeceğini yani IMF’nin yolunu tutmayacağını görmüş olmaları gerekir. Türkiye ekonomide ‘faiz-enflasyon-dövizdeki artış-stagflasyon’ sarmalına girince, IMF’nin kapısını çalarak ‘büyümeden vazgeçtiğini beyan edip, sıkı para politikasını, devalüasyonu içeren reçeteyi kabul ederek, yeniden yüksek faize böylece dışarıya yüksek reel faiz vererek dış borç kapısını aralamaya çabalayacaktı.
Neredeyse 5-10 yıl aralıklarla yaşanan bu kısır döngü o kadar ezberlenmiş ve içselleştirilmişti ki içerde bu faiz/ enflasyon döngüsünden yararlanan, bunu ‘birikim modeli’ olarak değerlendiren bir kapitalist zümre, bu mekanizmayı ülkeden dışarıya düpedüz bir ‘değer aktarımı’ haline getiren finansal sermaye ile simbiyotik bir ilişki biçimi geliştirmişti.
KRİZE DAYANIKLI OLMAK
Ekonomide son on beş yıl bu sarmalın işlemediği bir dönem sayılmalıdır.