Kendi kârını büyütenler ekonomiyi yönetebilir mi?
“Karanlık odaklar Türkiye üzerinde oyunlar oynamak için düğmeye basmak istese, o düğme her zaman TÜSİAD olmuştur” cümlesi herhangi bir yazarın cümlesi olsaydı “komplocu, piyasayı bilmiyor” der...
“Karanlık odaklar Türkiye üzerinde oyunlar oynamak için düğmeye basmak istese, o düğme her zaman TÜSİAD olmuştur” cümlesi herhangi bir yazarın cümlesi olsaydı “komplocu, piyasayı bilmiyor” der geçebilirdik. Hatta bazıları “ekonomik olaylar bir takım komplo teorileriyle açıklanmaya çalışılıyor, ciddiye alınamaz” diye fetva vererek, sanki ekonomik olay bir komployla açıklanıyormuş ve kendisi de buna karşı tavır alıyormuş gibi yazanları da, görmezden gelebilirdik.
Oysa bu tavır, ekonomik olayları açıklamakla ilgili değil, bunları çarpıtarak “Türkiye kötüye gidiyor” kampanyasına katılanların, ekonomide bir kriz beklentisi yaratmak için sürdürdükleri faaliyetlerle ilgilidir. Aslında İTO Başkanı İbrahim Çağlar’ın ifadesi Türkiye’ye karşı kurulan bir komplo endişesiyle ilgilidir.
“Türkiye’nin büyük sermayesinin yüksek gümrük duvarları, ucuz kredi, kamusal teşvikler, doğrudan kamunun tahsis ettiği ucuz döviz, tekel karı vb. uygulamalarla nasıl bir birikim sahibi olduğunu, demokrasi olmadığı için sosyal haklardan mahrum bir emeğe karşı nasıl bir vahşi kapitalizm uyguladığını bilmeyenlere anlatmak, unutanlara hatırlatmak gerekmektedir.”
TÜSİAD ekonomisi