MHP, Bahçeli ve karanlık suratlılar
Gazeteci sıfatıyla yazan, yorumcu kılığında konuşan bazı tiplerin anayasa değişikliği üzerinden MHP ve Bahçeli’ye dönük öfkelerinin, nefret dolu saldırılarının sebebi nedir?...
Gazeteci sıfatıyla yazan, yorumcu kılığında konuşan bazı tiplerin anayasa değişikliği üzerinden MHP ve Bahçeli’ye dönük öfkelerinin, nefret dolu saldırılarının sebebi nedir? Gazeteci-yazar-yorumcu kılığında dolaşan bu adamları tanımak için ilk ‘kritik ipucu’ onların Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde atılan adımlara karşı ortaya koydukları tavırdır. Onlar ‘demokrasi’denince renkleri değişen, “milliyetçilik kurultay hesaplarını değil, vatanın ve milletin değerlerini savunmaktır” dendiğinde karanlık suratları gün ışığında ortaya çıkan yaratıklardır. Bu yaratıkların 15 Temmuz’a karşı adam gibi bir tavır alamaması, milletin darbecilere karşı verdiği şanlı mücadeleyi yok saymaları, bu mücadeleyi itibarsızlaştırmak için zavallıca FETÖ ve PKK trolleriyle kol kola ellerinden geleni yaptıkları da unutulmamalıdır.
Hatırlayın, MHP başörtüsü yasağının kaldırılmasını savunurken onlar ‘derin devletin’ sözcüleri görünümündeki Başsavcı’nın yanında durmuşlar, Anayasa Mahkemesi’nin Mecliste MHP ve AK Parti’nin yaptığı düzenlemeye karşı yasakçı ve Meclis’i yok sayan kararını savunmuşlardı. Onlar, Cumhurbaşkanlığı seçiminde 367 garabetini savunan zihniyetin yanında yer alıp, o zaman da Bahçeli’nin demokratik meşruiyetten yana tavrına karşı çıkmışlardı. “Bu karanlık zihniyet için bütün mesele ‘milliyetçilik ve demokrasi’ kavramlarını yan yana getirmemektir. Milliyetçiler demokrasiyi savundukça, MHP’yi ele geçirip, partiyi yabancı tezgahların operasyonel maşası haline getirme planlarının iflas edeceğini bildiklerinden, Bahçeli bu oyunu engelledikçe saldırılarının dozu da doğal olarak artmıştır ve artmaktadır.” Merhum Başbuğ’un da başkanlık sistemi ile ilgili söyledikleri ortadayken, buna karşı çıkmak uğruna PKK ve FETÖ ile aynı cephede, aynı kampanyayı yürütmekten çekinmezler.