10 milyar TL'lik kömürü gömdük
'PLANSIZ yatırımlar' başlıklı dünkü yazıya bugün devam edeceğiz...3. havalimanı ve 3. köprü ile ile ilgili gelişmeleri İstanbul’un bilmesi gerekiyor. Bunun için İTÜ Maden Mühendisliği...
'PLANSIZ yatırımlar' başlıklı dünkü yazıya bugün devam edeceğiz...
3. havalimanı ve 3. köprü ile ile ilgili gelişmeleri İstanbul’un bilmesi gerekiyor. Bunun için İTÜ Maden Mühendisliği Bölümü ve Kulübü’nün düzenlediği paneldeki “Havalimanları, demiryolları ve karayolları yapılması ülkeyi ve ticaretimizi zenginleştiriyor, ancak halkın sosyolojik yapısını göz önünde bulundurmadan yapılan plansız yatırımlar ekonomimize zarar verirken toplumu da rahatsız ediyor” sözlerini GEMAD Başkanı Cemil Ökten, birçok öğretim üyesi ve maden fakültesi öğrencilerinin önünde konuştu... Çünkü bu yatırımın en büyük mağduruydu. Kuzey Ormanları bölgesinde aile olarak 1940’lardan beri kömür çıkaran ve orasını uzun yıllar sonra ‘ormana’ çeviren Milten firmasının sahibi olan Ökten, kızgın değil ama plansızlıktan yakındı. Ülkemize faydalı ve zorunlu projelerin yapılmasında, dış ülkelerde hayata geçirilen eşdeğer planlamalar göz önünde bulundurularak hayata geçirilmesi gerektiğini söyleyen Ökten konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye enerji üretimi konusunda dışarı bağımlılıktan kurtulmalıdır. Bunun için ülkemizde yeterince kaynak olduğu görüşündeyim. Ülkesini seven her yurttaşın da böyle düşüneceğini sanıyorum. Ancak toplum olarak konuşmalarımıza özen gösterilmesi gerekir.”
“Ulaştırma Bakanımız, ‘Ağaçlı Kömür Havzası’ için ‘Çukur verdik 90 milyar aldık’ dedi. Bu bölgenin çukur değil, ekonomiye can veren ve sosyal yapısı olan bir bölge olduğu görüşündeyim. Kişisel olarak şunu söylemek isterim, ülkenin kalkınması için yolların, havalimanlarının, demiryollarının yapılmasına karşı bir insan değilim. Bunlar bizi diğer ülkelere bağlayan, ticaretimizi zenginleştiren ve hayatımızı kolaylaştıran yatırımlardır. Devletin sağlık, eğitim ve halkın refahını sağlamak en önemli görevlerinden birisidir. Ancak bu tarz büyük ölçekli yatırımların, toplumun yaşam alanlarına dokunulmadan, sosyal durumları analiz edilerek yapılması gerektiğini düşünüyorum.