Miskin bir toplum olduk
Türkiye’mizde binlerce ton at, eşek ve domuzun kesildiği ülkemizde, girdiğiniz lokantalarda, tatil beldelerinde, kasaplarda ne işlendiğini düşünüyorsunuz? Bunların hayvanlara yem olarak verildiğini düşünüp...
Türkiye’mizde binlerce ton at, eşek ve domuzun kesildiği ülkemizde, girdiğiniz lokantalarda, tatil beldelerinde, kasaplarda ne işlendiğini düşünüyorsunuz? Bunların hayvanlara yem olarak verildiğini düşünüp kendinizi kandırmayın, çoğunu yiyorsunuz. Dikkatli olun, duyarlı olun, güvenmediğiniz yerlerden alışveriş etmeyin. Eskilerin dediği de artık yetersiz, gözünüzü dört değil sekiz, hatta on sekiz açın...
Bir başka konuda da ‘işçiler’... Üzülerek yazıyorum. İşsizlik var deniyor; 400 bin kişinin çalıştığı İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde, bizde dahil bütün işyerleri eleman arıyor, ancak bulamıyor. İş beğenmeyen, para beğenmeyen, tembel, miskin bir toplum olduk ve de devletimiz bunlara boşuna para ödüyor. Oturduğu yerden çalışmadan, ter akıtmadan para kazanmak isteyenler çok. Ayrıca işçi alıyoruz, iki gün sonra beni sigortalı göstermeyin, “İşsizlik maaşı alıyorum”diyenler de gırla... Tabii ki kıçına tekmeyi koyuyoruz. Ve de 62 yaşında olmama rağmen elimde kepçe tezgâhtayım. / Remzi KÖMÜR - Kömür Lokantası sahibi - BAŞAKŞEHİR
SADE SUYA TİRİT AÇIKLAMA
BAHSE konu olan Odakule Tepebaşı katlı otoparkında bulunan asansörle ilgili daha önce gelen başvuru ve şikâyetler dikkate alınarak, asansörün mekanik ve diğer eksikleri giderilmiştir. Ancak söz konusu üzücü hadisenin yaşandığı gün asansörde maalesef tekrar arıza meydana gelmiştir. Arıza sonucu asansörde mahsur kalan Dr. Gündüz Tezmen itfaiye yardımıyla çıkarılmıştır. Olayın ardından otoparkımızda bulunan asansörler kullanıma kapatılarak iptal edilmiştir. En kısa zamanda yeni asansörler yapılarak vatandaşlarımızın hizmetine sunulacaktır. / Musa HAYAL - İSPARK Basın Müşaviri
HÂKİMİYET MİLLETİN DEĞİL
“YSK seçimleri manipüle etmeye devam ediyor. İYİ Parti’ye seçmen kütüklerini vermedi.” (Facebook’ta bir mesaj.) Yalnız YSK mı? Anayasa Mahkemesi de “OHAL’le ilgisi olmayan KHK’ları da KHK adına bakarak inceleyemem” diyor. Kudretli birçok makamımız var.(Mesela YSK referandumda kullanılan yurdun dört tarafındaki imzasız, mühürsüz, kanunen geçersiz 2.5 milyon zarfın vatandaşlar tarafından kullanıldığını tek-tek Ankara’dan görüp geçerli saydı. Sonucu yani Türkiye’nin kaderini değiştirebildi.) Bir de hâkimiyet milletindir diye vatandaş aldatılıyor. / Dinçer ÖNAL - Hukukçu
ÇILDIRLILAR PARALARINA KAVUŞTU
‘Tren hattı kamulaştırmaları ödenmiyor. Çıldırlılara istimlak kazığı’ (6.12.2017) başlıklı yazınız etkisini gösterdi ve Çıldırlıların paraları birkaç gün içinde hesaplarına yattı. Çıldırlılar adına teşekkür ederim. Ben şunu anlayamıyorum; devlet vatandaştan bir kuruşun hesabını sorup faiziyle alıyor, ama vatandaşa 45 gün içinde yatırma söz verdiği halde paralarını altı ay sonra yatırıyor. Bu paraların faizleri nereye gidiyor? / Metin TÜKENMEZ
İRAN'DA İŞSİZLİK %30
İRAN’da genç işsizlik oranı ILO’ya göre % 30 düzeyinde. Her yıl ortalama 800 bin genç üniversiteden mezun oluyor. Bu rakamın gelecek yıl 1 milyona çıkacağı ifade ediliyor. Uzmanlara göre ülkedeki gösterilerde yoğunluklu olarak 1990 doğumlu gençler aktif rol alıyor. / Doç. Dr. Kürşad ZORLU
KHK’LARA KUTSİYET İZAFE ETMEK
SON kararnamede, kıraathane üslubuyla yazılınca belirsizlik ortaya çıktı ve haklı eleştiriler yapıldı. AKP kurucularından eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de “yanlış anlaşılmalara meydan verilmesini önlemek lazım” mealinde bir şeyler söyleyince iktidarın yazıcı ve söyleyicileri sandalyesine raptiye koyulmuş öğretmen gibi havaya sıçradılar.
Oysa mesele basitti; sorumsuzluk ve de cezasızlık sağlayan düzenleme, haliyle tedirginlik yarattı...
“Birileri bu durumdan bu düzenlemeden vazife çıkararak asabiyet gösterip, bahane ittihaz ederek, hasım gördüklerine zarar verebilir mi? endişesi“nin yarattığı kaygılar dile getiriliyordu. Zinhar, bu muhteremlerin iktidar konforlarına müdahale yoktu, insancıl bir endişenin izhar edilmesi, söz konusuydu. Anayasa Komisyonu eski Başkanı Prof. Dr. de bu kaygıyı destekleyecek yönde mesajlar yayınlamıştı.
Fakat heyhat vatan hainliğine doğru ucu acık salvolar başlatıldı, devam da ediyor; “geriye basmayız“ havası estiriliyor.
Halet-i ruhiye söyle gözüküyor: Karşılarında düşman kuvvetleri var, kararnameyi eleştiriyorlar, dolayısıyla iktidarımıza saldırıyorlar.
İktidarlarının dokunulmaz olduğunu kabul etmeleri bir ölçüde anlaşılabilir. “Kararnamelerin” de ‘münezzeh’ bir konum almaları, pek sağlıklı bir duruma işaret etmiyor.