Seçim sürecinde iki düzlem
Erken seçim sürecinde partilerin seçim stratejileri herkesin ilgi odağı. Yeni sistemin ilk pratiğinde siyasi partilerin neye göre, nasıl bir yol izleyecekleri herkes için merak konusu. Bu süreç içinde...
Erken seçim sürecinde partilerin seçim stratejileri herkesin ilgi odağı. Yeni sistemin ilk pratiğinde siyasi partilerin neye göre, nasıl bir yol izleyecekleri herkes için merak konusu.
Bu süreç içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a rakip kimin olacağı konusu, gündemin en önemli, en çarpıcı, üzerinden çok kafa yorulan meselesi. Muhalif partilerin ortak çabası, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçilmemesini sağlatabilmek. Bunun için; “hangi aday etrafında toplanılırsa başarılı olunur” hesabı içindeler.
Her şeyden önce ifade etmek gerekir ki; Türkiye olarak iç siyasetini, dış siyasetten, dış siyasetini de iç siyasetten ayrı tutarak değerlendirilmeyeceği bir dönemin içindeyiz.
Bu noktada net olarak görmek ve kabul etmek gerekir ki; seçime ilişkin süreç iki düzlemden oluşuyor. Birincisi; ülke içi ilişkilerin, siyasi tavırların ve kimliklerin karşılıklı duruşları, çabaları ve bunlara ilişkin aday kimlikleri üzerinden yapılan analizler ve sonuç çıkarabilme çabalarını iç