Johari Penceresi
İnsan, bilerek, isteyerek, iradesiyle yanlış seçim yapabilir, yanlış davranışı tercih edebilir. Bu özelliği ile canlılar dünyasının en karmaşık gizemli varlığıdır. Hayvanlar bilerek yanlış yapmaz. “Hayvanlar açken insanlar tok iken tehlikelidir.” sözü bu farkı net biçimde ortaya koyuyor. Onlarla aramızdaki en temel farklardan biri de yanlış yapma konusundaki tercihtir herhalde. ** Bilim dünyasında insanı tanımaya yönelik milyonlarca araştırma yapılıyor. Bu da onlardan biri. 1955 yılında Amerikalı
İnsan, bilerek, isteyerek, iradesiyle yanlış seçim yapabilir, yanlış davranışı tercih edebilir. Bu özelliği ile canlılar dünyasının en karmaşık gizemli varlığıdır.
Hayvanlar bilerek yanlış yapmaz.
“Hayvanlar açken insanlar tok iken tehlikelidir.” sözü bu farkı net biçimde ortaya koyuyor.
Onlarla aramızdaki en temel farklardan biri de yanlış yapma konusundaki tercihtir herhalde.
**
Bilim dünyasında insanı tanımaya yönelik milyonlarca araştırma yapılıyor.
Bu da onlardan biri.
1955 yılında Amerikalı psikologlar Joseph Luft ve Harry Ingram tarafından geliştirilen Johari Penceresi, insan ilişkileri ve iletişim üzerine güçlü bir anlayış sunan bir araç.
Bu kavram, bir kişinin kendisi hakkında ne kadar bilgiye sahip olduğu ve başkalarının bu kişi hakkında ne kadar bilgiye sahip olduğu arasındaki ilişkiyi inceliyor.
Batılı gelişmiş ülkelerde sosyal alanda kullanılan Johari Penceresi, bireylerin daha bilinçli iletişim kurmalarını ve ilişkilerini geliştirmelerine yardımcı oluyor.
Peki, Johari Penceresi nasıl çalışır?
Pencere olarak isimlendirilen uygulama dört temel bölüme ayrılıyor:
Açık Alan; Kişinin kendisi hakkında farkında olduğu ve başkalarının da bildiği özellikleri içerir.
Bu alan, dışa dönük, özgüveni yüksek ve rahat iletişim kuran bireylerin özelliklerini barındırır.
Kişinin duygusal zekâsının yüksek olduğu, kendini ifade etmekte zorluk çekmediği ve sosyal ilişkilerde daha başarılı olduğu alandır.
Kör Alan; Kişinin kendisi hakkında bilmediği, ancak başkalarının farkında olduğu özelliklerdir.
Bu alan, genellikle kişinin farkında olmadığı davranışları, tutumları ya da başkaları tarafından gözlemlenen duygusal tepkileri içerir.
Bir kişi, etrafındaki insanlar tarafından bilinen ancak kendisinin farkında olmadığı yönleriyle ilgili geri bildirim almadıkça, bu alan genişlemeye devam eder.
Gizli Alan; Kişinin sadece kendisinin bildiği ve başkalarına açıklamadığı özelliklerdir.
Bu, kişisel düşünceler, duygular, gizli amaçlar veya deneyimler olabilir.
Gizli alan, mahremiyetin korunması adına önemli bir rol oynar ancak bu alanın aşırı büyümesi, kişinin yalnızlaşmasına ve dış dünya ile olan iletişiminin zayıflamasına yol açabilir.
Bilinmeyen Alan; Hem kişinin kendisi hem de başkaları tarafından henüz keşfedilmemiş olan özelliklerdir.
Kişinin gelişime açık yönleri, potansiyeli ya da bilinçaltındaki güdüler bu alanda bulunur.
Bilinmeyen alan, keşfetmeye, deneyimlemeye ve kişisel farkındalık geliştirmeye imkan sağlar.
Lindekin’de Figen Anladı uygulamanın iş dünyasında ne işe yaradığını şöyle anlatıyor;
“Johari Penceresi’nin etkili kullanımı, bireylerin ve takımların iletişimini güçlendirebilir.
İşyerindeki liderlerin, çalışanlarıyla açık, dürüst ve yapıcı bir iletişim kurarak açık alanlarını genişletmeleri, gizli alanlarını paylaşmaya teşvik etmeleri ve kör alanlarına dair geri bildirim alarak gelişmeleri önemlidir.
Bunun yanında, çalışanların da bilinmeyen alanlarını keşfetmeleri, kişisel ve profesyonel gelişimlerine katkı sağlar.
Sonuç olarak, Johari Penceresi, hem kişisel farkındalığı artıran hem de ilişkilerdeki açık ve etkili iletişimi teşvik eden bir araç.
Hem bireylerin hem de organizasyonların daha verimli olabilmesi için bu pencereleri doğru şekilde kullanmak büyük önem taşıyor.
Kendimizi ve başkalarını daha iyi anlamak, insan ilişkilerinde başarılı olmanın temel taşlarından biri.”
**
Bu ‘Pencere’den bakıldığında iş dünyasında ve eğitim alanında çok farklı resimler görülmesi kuvvetle muhtemeldir.
İyi kötü, tembel çalışkan, akıllı zeki, normal, eğitimli eğitimsiz her insan özeldir.
Ve her insanın keşfedilmeyi bekleyen başkalarından üstün farklı bir özelliği mutlaka vardır.
Akıllı bir yatırımcı iş ortakları olarak gördüğü çalışanlarının üstün yeteneklerini ortaya çıkarmaya gayret gösterdiğinde daha fazla kazanacağını bilir.
Geleceğe yatırım sadece parayla olmaz.
İnsana yatırım en kalıcı en ucuz ve en sağlam yatırımdır.
Özel sektörde kurulumu modaya dönüşen ancak faaliyetleri son derece kısır olan insan kaynakları bölümlerinin daha nitelikli hale dönüştürülmesi gerekiyor.
Küresel sermayenin körüklediği her şekilde kazanma arzusu ile egolar çok kalınlaştı.
Kalınlaştıkça da hayata bakış pencereleri hem azaldı hem daraldı.
Robotlar insana dönüşürken insanlar da robotlaşmaya başladı.
Dönüşme tamamlanmadan baktığımız pencereyi değiştirmek gerekiyor.