Göğümüzde uçuşan kuş tüyleri“…
“… Bir kadın çok az tanıdığı bir adamın dedikodusunu yapıyormuş.Eminim aranızda kimse bunu yapmıyordur.O gece bir rüya görmüş. Başının üzerinde kocaman bir parmak belirmiş. Kendisini...
“… Bir kadın çok az tanıdığı bir adamın dedikodusunu yapıyormuş.
Eminim aranızda kimse bunu yapmıyordur.
O gece bir rüya görmüş. Başının üzerinde kocaman bir parmak belirmiş. Kendisini işaret ediyormuş.
Kadın suçluluk duygusuyla kasılmış kalmış.
Ertesi gün günah çıkarmaya yaşlı Papaz O'Rourke'e gitmiş. Olanı biteni ona anlatmış.
Sonra üst üste sormaya başlamış;
“Dedikodu günah mıdır?”
“Beni işaret eden parmak Yüce Tanrı'ya mı aitti?”
“Bağışlanmayı dilemeli miyim?”
“Peder, söyleyin, yanlış bir şey mi yaptım?”
“Evet” demiş Peder. “Evet, seni cahil ve kötü yetişmiş kadın… komşun hakkında yanlış konuştun. Onun adını lekeledin. Yürekten utanç duymalısın…”
Kadın üzgün olduğunu söyleyip af dilemiş.
“O kadar kolay değil” demiş Peder ve eklemiş; “Eve gidip bir yastık alıp çatıya çıkmanı istiyorum. Onu bıçakla yırt ve sonra bana gel…”
Kadın eve gidip söyleneni yapıp geri dönmüş. Peder, “Şimdi, yastığı yırtınca rüzgârda savrulan binlerce tüyü geri toplayıp getir” demiş.
“Bu imkânsız” demiş kadın çaresizlikle, “Rüzgâr hepsini bulamayacağım yerlere dağıttı…”