Yazılırken hükmü biten haberler
Acaip bir ülke ve acaip bir meslek.Finlandiya'ya yapılan bir resmi geziyi takip ettiğimizde bundan 6-7 yıl önce, en çok satan gazetelerinden birinin tam sayfa manşeti bir benzincinin soyulmasıydı.Güvenlik kamerasından bir...
Acaip bir ülke ve acaip bir meslek.
Finlandiya'ya yapılan bir resmi geziyi takip ettiğimizde bundan 6-7 yıl önce, en çok satan gazetelerinden birinin tam sayfa manşeti bir benzincinin soyulmasıydı.
Güvenlik kamerasından bir düşük kalite fotoğraf kaplamıştı tabldot boy gazeteyi. O zaman gülüşmüştük diğer gazetecilerle “Burası nasıl ülke?” diye.
Bizde böyle bir haber üçüncü sayfada bile yer bulur muydu şüpheliydi.
Sonra üzerinden yıllar değil asırlar geçti sanki Türkiye'nin.
Düşünün ki Kürt Açılımı'nın henüz telaffuz ediliyor gibi yapılmaya çalışıldığı zamanlardı.
O zaman bile böyle bir haber manşette olunca şaşırtıcıydı biz Türk gazeteciler için.
Şimdi hâyâl bile edemiyorum benzer bir gazeteyle karşılaşınca ne düşüneceğimizi.
Ama çok muhtemeldir ki böyle gazeteler, böyle manşetler çıkıyor bugün de o ışık hızı uzaklığındaki ülkelerde.
Burada son dakikaları takip edemeyecek kadar yoğun ilerliyor gündem başlıkları.
Ay ile dünya arasındaki yerçekimi farkından büyük oralarla bura arasındaki haber temposu farkı.
Yazdığımız her şey ertesi gün çoktan ya değişmiş ya gündemden düşmüş ya bir üst basamakta içerik ve şekil değiştirmiş oluyor çoktan.