Asrın felaketinin yıl dönümünde, şehirlerimiz ve borçlarımız
Şehir üzerine düşünmek, kendimiz üzerinde düşünmenin, kendimizi anlamanın en iyi yolu. Şehirlerimizi yönetmeye talip olanları seçeceğimiz süreçteyken esaslı soruları sormaya, kendimize...
Şehir üzerine düşünmek, kendimiz üzerinde düşünmenin, kendimizi anlamanın en iyi yolu. Şehirlerimizi yönetmeye talip olanları seçeceğimiz süreçteyken esaslı soruları sormaya, kendimize ışık ve ayna tutmaya devam edelim. Tam bir yıl önce ülkemizde yaşanan asrın felaketi karşısında şehirlerimiz, bir bakıma, nesiller boyunca birbirimize yükleyip ertelediğimiz borçları karşımıza çok acı bir biçimde çıkardı.
Ödenmemiş borçların, yerine getirilmemiş sorumlulukların, ihmallerin karşımıza çıkardığı felaket, bu nesil için bir imtihan da oluşturuyordu. Bu imtihanda kimi her zaman yaptığı gibi hiçbir sorumluluk üstlenmeden, borçlarını inkâr ederek karşılık verdi. Halkımızın önemli bir kısmı da bu felaket karşısında hatırladığı borçlarını, hatta başkalarının borçlarını da üstlenerek yardıma koştu. Böylece asrın felaketi aynı zamanda asrın dayanışma olayını yaşamamızı da sağlamış oldu.
Dünyada birçok ülkenin rahatlıkla altında kalabileceği bu felaketin daha ilk saatlerinden itibaren halkıyla, devletiyle hatta bütün gönül coğrafyasıyla bu millet asaletiyle, birlik ve beraberliğiyle çıkmayı başardı. İki hafta içinde yıkılan...