BM’de reform çağrısı

72. BM Genel Kurulu bugün ABD’nin New York kentinde toplandı. Toplantıda BM’ye üye ülkelerin liderleri küresel sorunlar üzerine Genel Kurula hitap edecekler. Yılda bir kez toplanan Genel Kurulun amacı aslında İkinci Büyük...

72. BM Genel Kurulu bugün ABD’nin New York kentinde toplandı. Toplantıda BM’ye üye ülkelerin liderleri küresel sorunlar üzerine Genel Kurula hitap edecekler. Yılda bir kez toplanan Genel Kurulun amacı aslında İkinci Büyük Savaş öncesinde yaşananların yaşanmaması için sürekli istişare mekanizmasının yılda bir kez en yetkililer düzeyinde toplanması. Yani amaçlanan küresel barış ve güvenliğin sürdürülebilir olması ve bu sürdürülebilirliğe BM’nin katkısının efektif hale getirilmesi.

Ancak küresel ölçekte uluslararası uzlaşmazlıklar ve çatışmalar irdelendiğinde hem BM’nin geçmişi hem de bugünü açısından bu niyete yaklaştığını söylemek zor. Türkiye olarak çok yakından ve yakıcı bir biçimde tecrübe ettiğimiz, kimyasal silahlar ve toplu katliamlar dahil her türlü insanlık dışı eylemin gerçekleştiği Suriye’deki trajediye BM’nin tepkisi kocaman bir hiç olmuştu. Afrika’da cereyan eden çatışmalara ilişkin de BM’nin tepkisizliğini tevil edecek cümleler kurmak zor.

Bu örgütün küresel barış ihtiyacından doğduğuna vurgu yapan ve bu amaca uygun olarak bir reform sürecine tabi tutulması gerektiğini savunan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, mazlum coğrafyalarda adeta bir umut sloganı haline dönüşen “Dünya Beşten Büyüktür” ifadesi BM’nin etkisizliğinden kaynaklanan bir ihtiyaca işaret ediyordu.

Bu ihtiyaca en üst düzeyde bir işaret de bu yılki Genel Kurul öncesinde ABD Başkanı Trump’tan geldi. ABD lideri Genel Kurul öncesinde ülkesi tarafından BM’de düzenlenen “BM Reformu” başlıklı toplantıda konuştu ve BM’nin bürokrasi ve kötü yönetim sebebiyle potanisyelini bir türlü ortaya koyamadığından bahsetti. İşin trajik tarafı BM’nin kamusal yüzü olan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres de Trump’ın görüşlerine katıldığını ifade etmesi oldu.

BM’de reform uzun yıllardır dile getirilen bir durum. BM’nin eski genel sekreterlerinden Kofi Annan da 1990’lı yıllarda bu ihtiyaca vurgu yapmış ve BM için reform planı hazırlamıştı. BM’nin karar verme mekanizmalarında “yetmez ama evet” dedirten değişiklikler öneren plan, o dönem ABD çıkarlarına uygun olmadığı için uygulamaya koyulamamıştı. Aradan geçen sürede değişiklik talepleri sürekli gündeme geldi ancak bir netice elde edilemedi.

Gelinen noktada ABD Başkanı’nın BM’de bir reformdan bahsettiğini duymak insanda merakla karışık bir hayret uyandırmıyor değil. Zira bir önceki reform önerisini kadük bırakan ABD yönetimiydi. Ancak Trump’ın reform önerisini ve ABD tarafından imzaya açılan İyi Niyet Belgesi’ni okuyunca BM için gerçek anlamda bir reform önerilmediğini, önemsiz detaylarla büyük bir iş yapıldığı izlenimi uyandırılmaya çalışıldığını rahatlıkla anlayabiliyorsunuz.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sömürge kafaların Yusuf Tekin’e garezleri 20 Kasım 2024 | 468 Okunma Değerlerimiz ve biz 18 Kasım 2024 | 144 Okunma Dini, ekonomik ve siyasi değerlerimizin durumu 16 Kasım 2024 | 120 Okunma İnsanlık için basit, İİT ve Arap Ligi için dev bir adım! 13 Kasım 2024 | 324 Okunma Ziya Gökalp’in Türkçülüğü, Cumhuriyetin Türkçülüğü 11 Kasım 2024 | 632 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar