Bu kafa varken ABD’nin başka düşmana ihtiyacı yok Ermenilere asıl soykırımı şimdi ABD yapıyor
ABD Temsilciler Meclisi’nin (TM) Türkiye aleyhine aldığı kararlar aslında Amerikan siyasetinin ne kadar habis ve ölümcül bir hastalığa maruz olduğunu gösterdi. Zira bu kararların her ikisi ABD siyasetini esir almış...
ABD Temsilciler Meclisi’nin (TM) Türkiye aleyhine aldığı kararlar aslında Amerikan siyasetinin ne kadar habis ve ölümcül bir hastalığa maruz olduğunu gösterdi. Zira bu kararların her ikisi ABD siyasetini esir almış bir zihniyetin, ABD aleyhine çalışan bir zihniyetin, ABD’yi içten içe kemirmekte olan bir odağın öfkeyle kalkıp zararla oturacak olan bir tepkisini gösteriyor.
Ama tepki gösterirken kullanılan kozlar, tam da ABD değerlerinin aslında gerektiğinde ne kadar pazarlıklı olduğunu, ne kadar ucuz araçlardan ibaret olduğunu da göstermiş oluyor. Şayet herhangi bir ülkeyle muhtemel bir ihtilafta bu değerler bir koz olarak kullanılabiliyorsa normal zamanlarda bu değerlerin ihlaline göz yumuluyor olmasının çirkin bir politik yolsuzluğa katılımdan başka bir anlamı yoktur.
ABD TM’nin sergilediği tepki Türkiye’nin Barış Pınarı Operasyonu’na. Buna neden tepki gösterildiği basitçe sorgulandığında ortaya ABD’nin terör örgütleriyle olan işbirliği, kendi müttefikine ihanet, Suriye’de ve öncesinde bütün Ortadoğu’da akan çoluk, çocuk sivil masum kanlarındaki suç ortaklığından başka bir şey görülmez.
Türkiye ABD’nin bu suç ortaklığına daha fazla tahammül edemeyeceğini ilan ettiğinde bile bu alanlardaki kabarık bir suç dosyasını göstermiş oluyor. ABD’nin Suriye’de barışa, istikrara, demokrasiye, insan haklarına hizmet eden hiçbir varlığı yok. Aksine, varlığıyla her geçen gün bölgede istikrarsızlığa, insan hakkı ihlallerine, sivil katliamlara daha fazla hizmet ediyor ve ABD’yi bütün bölge halklarının nefret hedefi haline getiriyor. Uzun vadede ABD’ye çok şey kaybettiren bu varlığından bir çıkış yolu gösterdiği için aslında ABD halkının Türkiye’ye büyük bir teşekkür borcu olmalı.
ABD halkının olaylara muttali olduğunda bu şükran duygusunu fazlasıyla hissedeceğine inanıyorum. Ancak ABD siyaseti İsrail tarafından kaçırılmış, rehin alınmış bulunuyor.Suriye’deki varlığına İsrail’in gözü dönmüş yayılma veya paranoyak güvenlik politikalarına körü körüne tabi olmaktan başka bir gerekçe bulunamıyor. Bu gerekçe ABD’yi çağın en büyük savaş suçlusu haline getirebilir, tabi bu İsrail’in umurunda değil, ama ABD halkının umurunda.
Bu amaçla ABD TM’nin Türkiye’ye yaptırım yapılması yönünde karar almasını geçelim. Tam da Türkiye’ye karşı misilleme duygusuyla 104 sene önceki bir dosyayı gündeme alıp oradan bir soykırım tasarısını kabul etmesi, soykırım gibi insani bir konuyu nasıl kirli bir şantajın konusu olarak harcayabildiğini gösteriyor. Ermenilere asıl soykırımı şimdi ABD Temsilciler Meclisi bu kararıyla yapmış oluyor.