CHP, cephesini mi şaşırmış?
Muhalefet elbette neye muhalefet edeceğine de nasıl edeceğine de kendi karar verir. Ancak eleştirmesi gerekirse bile bunu ülkenin düşmanlarına hizmet edecek şekilde yapmaması gibi bir mecburiyeti de vardır.
Demokrasilerde muhalefetin yönetimde şeffaflığı artırmak, bürokrasiden siyasi eylem ve işlemlere kadar bütün aşamalarda hesap verebilirliği geliştirmek, dolayısıyla yapılan hizmetleri kaliteli ve hakkaniyetli yapma konusunda sürekli ayarlayıcı bir işlevi vardır. Bu işlev çok değerlidir ve aslında kendini bilen, niyeti halis, gerçekten de halkına samimiyetle hizmet etme amacı olan hiçbir iktidar muhalefetin bu olumlu rolünü gözardı etmez. Olgunlaşmış bir demokraside de muhalefet ile iktidar arasında bu çerçevede adı konulmamış bir işbölümü de vardır.
Ne var ki teoride böyle çalışması beklenen demokratik süreç, pratikte bu düzeyi yakalayabilmekten çok uzakta oluyor. İktidar için rekabet eden tarafların hepsinin olması şart değil, sadece birinin niyeti veya değerleri bu etikten uzaksa bütün demokratik süreci tahrif ve tahrip etmeye yetiyor. Geriye halka hizmet, belli değerleri gözeten bir yüksek ahlak seviyesi kalmıyor, sadece iktidardan bir aslan payı kapabilmek için her türlü ahlaksızlığı mübah gösteren kuralsız, normsuz, kaygan bir zemin kalıyor.