CHP’nin “postmodern tek parti” arzusu
14 Mayıs seçimlerine doğru yol alıyoruz. Son kulvarda siyasi taraflaşmalarda ortaya çıkan tablo aslında uzun zamandır aldığımız yolun bizi nereye ulaştırmak üzere planlanmış, hazırlanmış...
14 Mayıs seçimlerine doğru yol alıyoruz. Son kulvarda siyasi taraflaşmalarda ortaya çıkan tablo aslında uzun zamandır aldığımız yolun bizi nereye ulaştırmak üzere planlanmış, hazırlanmış olduğunu da ortaya çıkarıyor. Birilerinin planı kendi çerçevesinde, kendi sınırlarında tıkır tıkır işliyor gibi. Tabii işleyen planlara göre yolda öngörülmeyen aksamalar gideriliyor, yoldaki molozlar kaldırılıyor, kadrolara dahil edilmesi gerekenler bir şekilde ikna edilerek dahil ediliyor, mızıkçılık yapanlar tekrar ikna edilerek görevlerinin başına çekiliyor.
Buna rağmen tabi herşey yine istenildiği gibi olmuyor. Her zaman evdeki hesaplar, o mahfillerdeki planlar çarşılara uymuyor. Bu esnada medyada veya sosyal medyada koparılan fırtınalar da planların yolunda işlemesi için alınmış tedbirler olarak devreye giriyor. Onlar da planların bir parçası.
Kılıçdaroğlu’nun ta 14 sene önce bir kaset operasyonuyla CHP’nin başına getirilmesiyle işlemeye başlayan bir süreç var. Bugünün planı elbette taa o zamandan başladı diyemeyiz. O zamandan sonra ayın mahfiller bir sürü plan yaptı, ellerinde patlayan, yolunda gitmeyen planlar. Her seferinde...