CHP’ye neden şaşır(a)mıyoruz?
Bütün bu çılgınlık nöbetlerinin Türkiye’nin her alandaki başarıları arttıkça gelmesi yeterince dikkat çekici gelmiyor mu? Oysa çok açık, Türkiye’nin Katar’la hiçbir alışverişi Türkiye’nin aleyhine değil, tamamen lehine. Tabii ki her iki tarafın.
Borsa İstanbul’un hisselerinin Katar’a satılmasıyla birlikte CHP cenahında alevlenen görülmemiş muhalefet dikkat çekici. Buna muhalefet demek de zor. İzah edilmesi gereken bir psikolojik öfke nöbeti gibi. Ağızlarından çıkanı kulakları duymuyor gibi Kılıçdaroğlu’nun ve CHP’li milletvekillerinin. Onları duyan, sanki dünyada şimdiye kadar varsa emperyalizm, sömürgecilik, finans kapitalizm, hepsinin arkasında Katar olduğunu sanır. Türkiye’nin Katar’la olan ilişkisi ise Katar sermayesine tek taraflı bir teslimiyet gibi sanki.
Türkiye’nin halihazırda dış siyasette, özellikle uluslararası dengelerde sağladığı büyük başarıların belirlediği konumuna dair ihanet derecesinde büyük bir haksızlık bu. Hele bir CHP milletvekilinin Türkiye ile Katar arasındaki bu ilişki üzerinden “Türk Ordusu’nun Katarlılara satılmış olduğu” çıkarsaması yapması ihanetin de ötesinde başka bir mensubiyet adına öfkeden duçar olunmuş çılgınlığın ifadesi.