Demek ki, ne oldum dememeli
Eski bir Yunan atasözü “Tanrı, çok zeki kullarını çok aptalca şeylerle sınar. Bu sınamalarda basitçe kaybetmelerini de kıs kıs gülerek seyreder” der. Bu atasözünü en çok AK Parti ve Recep...
Eski bir Yunan atasözü “Tanrı, çok zeki kullarını çok aptalca şeylerle sınar. Bu sınamalarda basitçe kaybetmelerini de kıs kıs gülerek seyreder” der. Bu atasözünü en çok AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan karşısında, sol entelektüel kesimin içine düştüğü durumları gördüğümde hatırlarım.
Son iki yazımda Aylık Sosyalist Kültür Dergisi Birikim'in, Gezi, 17-25 Aralık ve son olarak PKK üzerinden sol ve şiddet ilişkisi üzerine sergilemekte olduğu tutumlara dokunmaya çalıştım. Şu köşenin sınırları içinde çok teferruatlı, örnekli bir eleştiri olamadı doğal olarak. Kırk yılık Birikim'in bu üç hadiseyle ilgili söylemleri, tutumları, tabii AK Parti ile ilişkiler bağlamında da örnek ve ibretlik olaylar olarak üzerinde uzunca durulmayı fazlasıyla hak ediyor. Sosyal bilimciler için sol ile şiddet, iktidar, strateji, taktik, kimlik, yerlilik, siyasallık milliyetçilik gibi bir dizi anahtar kelimeyi kendine özgü bir yolla ilişkilendiren son derece münbit bir alan olduğu açık.