Hak Dini Kur’an Dili’ni anlama kılavuzu
Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Yasin Aktay'ın bugünkü (28.03.2022)''Hak Dini Kur’an Dili’ni anlama kılavuzu'' başlıklı yazısı.
Cumhuriyet’in laiklik politikalarının en şiddetli şekilde uygulandığı dönemde Elmalılı’dan talep edilen Kur’an tefsiri yazma işi aslında zannedildiğinden çok daha karmaşık bir hikâye haline gelmiştir. Görünürde hedeflenen İslam’ın bütün kaynaklarının ve ibadet dilinin Türkçeleştirilmesi, aslında bunun da ardındaki asıl niyet Türk vatandaşlarının bu yolla İslam’ın özünde bidat ve hurafeden başka bir şey olmadığının anlaşılacağına dair cahilce bir beklentidir.
Doğrusu Elmalılı’nın da Mehmet Akif Ersoy’un da bu görevi ilk kabul ettiklerinde bu niyetten haberdar olduklarını söylemek mümkün değil. Nitekim Mehmet Akif bu niyeti sezdiğinde aldığı avansı geri ödeyerek görevden çekilmişti. Ancak Elmalılı’nın görevden çekilmeden sonuna kadar devam etmiş olması niyeti görmediği veya bu niyeti onayladığı anlamına elbette gelmedi.
Şu kesindir ki, Elmalılı’nın ortaya çıkardığı tefsir kesinlikle sadece Türkiye’nin değil İslam dünyasının tamamında müstesna bir eser olmuştur. Onun tefsiri sonradan yazılacak olan Seyyid Kutub’un Fîzılali’l-Kur’an, Mevdudi’nin Tefhimu’l-Kur’an ve Tunuslu âlim Tahir bin Aşur’un El-Tahrir ve’l-Tenvir’i ile karşılaştırılabilir, ancak ne yazık ki onlarla aynı yaygınlıkta olamamıştır. Çünkü Arapça'ya veya başka bir dile çevrilmemiş, İslam dünyasının geri kalan kısmına ulaşamamıştır.
Bu ayrıca bir değerlendirme konusu ama Elmalılı gibi ilmi seviyesi kesinlikle bütün İslam dünyasına hitap edebilecek bir değerin neden çevrilmediği üzerinde durmak gerekiyor. Ancak ondan önce Elmalılı’nın ardında Kur’an’ın etkisinin tamamen azaltılması niyeti olan Türkçeleştirme projesine bu eseriyle ne kadar hizmet ettiğine bir bakmak lazım. Doğrusu Hak Dini Kur’an Dili’nde kullanılan dil zaten içinden geçilmekte olan dilin öz-Türkçeleştirilmesi furyası içinde kısa bir süre içinde oldukça eskimiştir. Eser tamamlandığında onu anlayacak bir nesil kalmamıştır. Ortaya çıkan eserden hedeflenen Türkçeleştirme hedefinden zaten çok uzak olduğu hemen görülmüştür.