Hiç mi sevmediniz?

İnsan sevgisi, hümanizm, barış, kardeşlik gibi laflar o kadar çok işportacı hoşgörü edebiyatına konu oluyor ki, bir süre sonra bu laflar içi boş, hiçbir anlam ifade etmeyen, hatta telaffuz edenin ardında...

İnsan sevgisi, hümanizm, barış, kardeşlik gibi laflar o kadar çok işportacı hoşgörü edebiyatına konu oluyor ki, bir süre sonra bu laflar içi boş, hiçbir anlam ifade etmeyen, hatta telaffuz edenin ardında taşıdığı başka niyetleri ele veren işaretlere dönüşüyor. Hoşgörü edebiyatını yapanların yeri geldiğinde dünyanın en bağnaz, en dışlayıcı, en acımasız haysiyet cellatlarına dönüştüğüne az şahit olmuyoruz. Tevazuya çağıran, nefsi öldürmekten bahseden tasavvufçularımızın içinden birer kibir kumkumalarının çıkması hiç sürpriz karşılanmıyor. O kadar aşina bir durum yani. Hele Ehl-i Sünnet’in ılımlı, ortayolcu, sağduyulu çizgisinden dem vurup önüne geleni sapık, Vehhabi, Selefi Abduhçu, Efganici, İbn Teymiyeci, radikal, reformcu, diye yaftalayarak kafirden beter sayanlar var ki, daha önce birkaç kez değinmek durumunda kalmıştık.

“Durumunda kalmıştık” diyorum, çünkü o kafayla gerçekten tartışacak, o kafaya anlatacak bir şey yok. Tartıştıkları şey fikirler değil, savundukları kendi dini pazarları. Din alanı iyice bir pazara dönüşmüş durumda, o pazara kendilerinden ruhsatsız, destursuz veya komisyonsuz kimsenin girmesine izin vermezler. Ehl-i Sünnet...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sömürge kafaların Yusuf Tekin’e garezleri 20 Kasım 2024 | 468 Okunma Değerlerimiz ve biz 18 Kasım 2024 | 144 Okunma Dini, ekonomik ve siyasi değerlerimizin durumu 16 Kasım 2024 | 120 Okunma İnsanlık için basit, İİT ve Arap Ligi için dev bir adım! 13 Kasım 2024 | 324 Okunma Ziya Gökalp’in Türkçülüğü, Cumhuriyetin Türkçülüğü 11 Kasım 2024 | 631 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar