İlahiyat fakültelerinin kısa ve çetrefil tarihi

Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Yasin Aktay’ın bugünkü (19.02.2022)’’ İlahiyat fakültelerinin kısa ve çetrefil tarihi ‘’ başlıklı yazısı.

İlahiyat Fakülteleri ve İmam-Hatip Okullarının 1933 yılında topyekûn kapatılmasından hedeflenen şey kim ne derse desin, olabildiğine açıktı. Dinin eğitimini veren, İslam’ı şu veya bu şekilde öğretme misyonunu üstlenmiş kurumların mevcudiyeti dini itikat ve zihniyetin yeniden üretilmesini sağlayacaktı.

Aksi ise dini itikat ve pratiğin kökünün kurutulması, görünürlüğünün tamamen ortadan kaldırılmasıydı.

Türkçeleştirilen dinin zamanla itibarının da yok edilmesiyle tamamen yok olacağı beklentisi tipik on dokuzuncu yüzyıl pozitivist anlayışının alaturka bir taklidinden ibaretti.

Bu pozitivizm tabii ki dinin her türlüsünü bir hurafe olarak görüyordu ve bilimin gelişmesiyle dinin kendiliğinden ortadan kaybolmasını bekliyordu. Oysa bu pozitivist anlayış Avrupa’da hiçbir zaman devlet eliyle bu kadar zorla uygulanmadı.

Beklenti işin “kendiliğinden” gerçekleşeceğiydi. Oysa alaturka laiklik işi kendi haline bırakmıyordu. Özü itibariyle hurafe sayılan...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sömürge kafaların Yusuf Tekin’e garezleri 20 Kasım 2024 | 467 Okunma Değerlerimiz ve biz 18 Kasım 2024 | 144 Okunma Dini, ekonomik ve siyasi değerlerimizin durumu 16 Kasım 2024 | 120 Okunma İnsanlık için basit, İİT ve Arap Ligi için dev bir adım! 13 Kasım 2024 | 324 Okunma Ziya Gökalp’in Türkçülüğü, Cumhuriyetin Türkçülüğü 11 Kasım 2024 | 631 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar