İran'a ambargonun kaldırılması
İran'a uygulanan yaptırımlar, BM'nin beş daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında varılan nükleer uzlaşının gereklerinin İran tarafından yerine getirildiğinin açıklanmasının ardından...
İran'a uygulanan yaptırımlar, BM'nin beş daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında varılan nükleer uzlaşının gereklerinin İran tarafından yerine getirildiğinin açıklanmasının ardından kaldırıldı. Bu İran ve uluslararası politika açısından çok önemli bir gelişme. Zira İran, kendisine uygulanan yaptırımlar dolayısıyla kriz alanlarında uzlaşmaz bir politik tavır izlediği gibi hem iç politikada hem de dış politikada marjinalleşme eğiliminde olan bir ülke durumuna gelmişti. Bu durum bölgesel krizlerin çözüme kavuşturulmasında doldurulması zor boşluklar oluşturuyordu.
Bölgesel işbirliğinin gelişmesi, krizlerin çözüme kavuşturulmasında çoklu mekanizmaların devreye girmesi gerektiğini savunan Türkiye İran'ın sistem dışına çıkarılarak marjinalleştirilmemesi gerektiğini baştan itibaren söylüyordu. Bu bakımdan İran'la Batılı ülkeler arasında varılan nükleer uzlaşının yol taşlarını da Türkiye'nin dizdiği bile söylenebilir.
İran'ın nükleer programı dolayısıyla Batılı ülkelerin uzlaşmaz bir tutum içerisinde oldukları bir dönemde Türkiye, Brezilya ile birlikte bir nükleer uzlaşı sağlamıştı. Bu uzlaşı her ne kadar hayata geçirilemese de İran'ın batılı ülkelerle diplomatik kanalları açık tutmasını sağladı ve biraz gecikmeli de olsa neticede bir uzlaşı durumu söz konusu oldu.
Aralık 2015'te Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu İran'da yaklaşık 12 yıldır devam eden uluslararası soruşturmayı tamamladı ve İran'ın 2003-2009 arası dönemde düşük yoğunluklu da olsa nükleer silah elde etme yönünde çabaları olduğunun tespit edildiğini; ancak 2009'dan itibaren bu yönde bir çaba olduğuna dair şüphe uyandıracak herhangi bir girişim, bir kanıt bulunamadığını duyurmuştu. Kurumun soruşturmayı tamamlamasının ardından yaptırımların kaldırılmasının da önü açılmış oldu.
Neticede İran'a uygulanan ambargolar kalkmış olacak. İran'ın bu şekilde sisteme entegre olmasının, hem bölgesel hem de küresel anlamda ticarî ilişkilerini geliştirmesi hem İran'ın marjinalleşmesini önleyebilir hem de daha sorumlu bir dış politika izlemesinin önünü açması öngörülüyor. Hatta İran'ın Suriye'de ve Irak'ta izlediği yıkıcı ve mezhepçi politikaların da bir ölçüde ekonomik olarak yaşadığı zorluklarla sistemin dışına doğru savrulması, marjinalleşmesi ile ilgili olduğuna dair görüşler var. Bu düşünceye göre uygulanan ambargolar İran ekonomisini ciddi bir darboğaza sürüklemişti.