Neyi hatırlayacak, neyi unutacağız?
2020 yılı bütün dünyanın salgı felaketiyle bocaladığı bir ortamda Türkiye’nin kendi gücünü, yönetim kabiliyetini sergileyebildiği vesileye dönüştü.
2020 yılını da geride bıraktık. Mart ayının ortasından itibaren bizi eve kapatan Covid19’un hakimiyeti altında epey kasvetli, ama muhtemelen ders çıkarmasını bilenlerin çok şey anladıkları bir yıl oldu. Mini minnacık bir virüsün kurduğumuz kocaman dünyaları nasıl yerle bir ettiğini gördük mesela.
Bunu da görecekmişiz, gördük. Manda yuva yaptı söğüt dalına, yavrusunu da yavrularını da sinekler kaptı, bunu da gördük. Daha doğrusu bundan bile daha fazlasını bir gerçek olarak gördük.
Aşırı hızıyla, verimliliğiyle, rasyonalitesiyle kapitalist üretim ve tüketiminden taviz vermeyen yaşam tarzıyla küreselleşmiş dünyamız ani bir fren yaparak bütün dünyaya küreselleşmenin başka bir yüzünü göstermiş oldu. Gözle görülmeyen bir virüsün yarattığı tedhiş bütün küre boyunca dünyayı durdurmaya yetti.