Ramazan sosyolojisi

Modern dönemlerdeki bütün kendiliğinden sekülerleşme süreçlerine veya zoraki sekülerleştirme çabalarına rağmen Türkiye’de din bütün görünümleriyle, inanç ve pratikleriyle toplumsal...

Modern dönemlerdeki bütün kendiliğinden sekülerleşme süreçlerine veya zoraki sekülerleştirme çabalarına rağmen Türkiye’de din bütün görünümleriyle, inanç ve pratikleriyle toplumsal hayatı etkilemeye devam ediyor. Özellikle Cumhuriyet döneminde ortaya konulan siyasal ve toplumsal hayatı tavizsizce dinden temizleme çabalarına karşı dinin hayatiyetini sürdürmesi bazı kurumların direniş gücüyle ifade edilmişti. Ramazan’ın tek tek insan eylemlerini aşan, onların ötesindeki direnişi başlı başına irdelenmeye değer bir konudur.

Laikçiler aslında kelimenin tam anlamıyla bir laik toplum oluşturmayı hedeflemediler. Bilakis onlar laikliğin bir din gibi, kendi inanç, ritüel, sembolizm ve peygamberleriyle işleyeceği alternatif bir din pratiği ortaya koyuyorlardı.

Kâbe Arabın, Çankaya bizim olacaktı. Gökten inmiş vahiy değil, kaynağı beşerin bilimi olan bir liderliğin ilhamları ve mürşitliği esas olacaktı. Birçok insanın “ben laikim” deyişindeki dinsel tonlamayı dikkatini veren herkes rahatlıkla fark edebilir. Ünlü İngiliz antropolog Ernest Gellner bu durumu, “Türkiye’de (sözümona) İslami...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Esed mi ABD-İsrail mi? Biz hepsi de suç ortağı diyoruz halbuki 16 Nisan 2025 | 202 Okunma Jeffrey Sachs’ın Antalya’da anlattığı masal 14 Nisan 2025 | 343 Okunma Nuray Mert ve “terör örgütü üyeliği” 12 Nisan 2025 | 1.395 Okunma Trump İsrail’e makul olmayı öğretebilir mi? 09 Nisan 2025 | 174 Okunma CHP’de hiç değişmeyen alışkanlıklar 07 Nisan 2025 | 168 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar
Close menu