Sığınmacılar meselesinde akl-ı selimin yolu mu tıkandı?

Sığınmacılar meselesi öyle görünüyor ki, önümüzdeki dönemde her vesileyle en fazla kaşınacak konulardan biri. Politik olarak çok kârlı görünüyor. Kimsenin böyle bir meseleyi...

Sığınmacılar meselesi öyle görünüyor ki, önümüzdeki dönemde her vesileyle en fazla kaşınacak konulardan biri. Politik olarak çok kârlı görünüyor. Kimsenin böyle bir meseleyi kaşıyarak ülkenin kalitesini, insan hakları seviyesini ne duruma düşürdüğüyle ilgilendiği yok. Devlet, önünü arkasını düşünmeden hemen göndersin beklentisi o kadar kolay dile getirilebiliyor ki.

Tuhaf olan, bu sözleri dile getirenler aynı zamanda genellikle devletin otoriterleşmesinden en çok şikâyet edenler. Kendini devletin doğal olarak birinci sınıf vatandaşı olarak gören ve devletin kendisine bu çerçevede davranmaktan çıkmamasını asla istemeyenler, aynı devletin sığınmacıya başka türlü, gerekirse kanuni-hukuki çerçeveyi aşarak davranmasını isteyebiliyorlar. Akıllarına şu soru gelmiyor: başkalarına hukuksuz veya merhametsiz bir davranışını bizzat teşvik ettiğin devletin sana ileride nasıl davranacağını nasıl garanti edebiliyorsun? Başkalarına hukuk dairesinin dışına çıkarak...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Endonezya farkı ve JDF’in Cakarta Deklarasyonu 25 Kasım 2024 | 139 Okunma Endonezya’da “Değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen” madde, Filistin davası 23 Kasım 2024 | 181 Okunma Sömürge kafaların Yusuf Tekin’e garezleri 20 Kasım 2024 | 470 Okunma Değerlerimiz ve biz 18 Kasım 2024 | 144 Okunma Dini, ekonomik ve siyasi değerlerimizin durumu 16 Kasım 2024 | 122 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar