Sola-sağa sapmadan, siyonizme kapılmadan…
Son yazımızda, Allah'ın insanlara bir nimet olarak niteleyip İslam'la tamamladığını söylediği bu irfan yoluyla şereflendikten sonra kendini bir şekilde hoş göstermiş başka yollarda esenlik arayanlara ne demeli? Diye...
Son yazımızda, Allah'ın insanlara bir nimet olarak niteleyip İslam'la tamamladığını söylediği bu irfan yoluyla şereflendikten sonra kendini bir şekilde hoş göstermiş başka yollarda esenlik arayanlara ne demeli? Diye sormuştuk. Hidayetin alternatifi dalaletten başka nedir? Her gün defalarca okuduğumuz Fatiha ile Allah'tan talep ettiğimiz bizi gaflet ve dalalete düşürmeden müstakim yol üzere tutmasıdır. Sağa sola sapmadan Sırat-ı Müstakim üzere bir yol bizim hem duamız hem sözümüzdür. İnsana bu dünyada bahşedilmiş sağlam, müstakim bir yol var elbet. O yol yürünecek. Sağa sola sapmadan yürünecek. Sapkınlığa düşenlerin yoluna veya gaflete düşenlerin yoluna rağbet edilmeyecek. İyi de, sağa sola sapmadan bir yol yürümek, hiç zikzak çizmeden bir hayat sürdürmek, önceden belirlenmiş bir rotadan hiç sapmadan, o rota üzerinde yeniden durup onu değiştirmeyi hiç düşünmeden devam etmek... böyle bir hayat ideali kimin beklentisi, kimin özlemi, kimin gerçekten de gerçekleştirebildiği bir şeydir? Normal hayat bize yaşla birlikte algılarımızın, hayatla ilgili beklentilerimizin ne kadar değişebildiğini bilfiil gösteren en iyi öğretmen değil mi?