Teröriste karşı teröristten kahraman olmaz
Kabul etmek gerekir ki, PKK'nın, başta çözüm süreci yoluyla Türkiye Cumhuriyeti devleti ve hükümeti tarafından dolaylı yolla da olsa muhatap alınması ve iki buçuk yıl boyunca güvenlik güçlerine...
Kabul etmek gerekir ki, PKK'nın, başta çözüm süreci yoluyla Türkiye Cumhuriyeti devleti ve hükümeti tarafından dolaylı yolla da olsa muhatap alınması ve iki buçuk yıl boyunca güvenlik güçlerine doğrudan bir terör saldırısında bulunmaması “terörist” niteliğinin bir nebze gözardı edilmesine yol açtı.
Aslında iki buçuk yıl süren “çatışmasızlık” ortamını iyi değerlendirmiş olsa ve samimi olsa, silahları Türkiye'ye ve bölge halkına karşı kullanmayı tamamen bıraksa, önüne açılan siyasal alanı yerli yerinde kullansa, zamanla bu normalleşmeyi kimse yadırgamazdı. Kürt milliyetçisi bir parti, Türkiye'nin mevcut siyasal zemininde pekala varlık gösterebilir. Bizden elbette ki uzak olsun. Kürt milliyetçiliği veya başka bir etnik milliyetçilik, biz başka milliyetçilikleri eleştirip onlardan uzak durduğumuz gibi elbette bundan da uzak durur, eleştirir, onunla farkımızı ortaya koymaya devam ederiz. Ancak demokratik siyasette milliyetçi, sol, sağ, liberal, sosyalist her türlü eğilime ve görüşe yer vardır. Herkes diğeriyle tartışmasını ve mücadelesini demokratik zeminde devam ettirir.
Oysa PKK çözüm sürecini bir siyasallaşma fırsatı olarak değil, “siyasal partisi” de olan bir silahlı örgüt olmanın fiili durumunu dayatabileceği bir fırsat olarak değerlendirme uyanıklığını denedi. Çözüm süreci esnasında devletin güvenlik birimlerine doğrudan saldırmadı ama halka karşı terörün her türünü uygulamaya devam etti.