Türkiye ve Suudi Arabistan ilişkilerinde İhvan faktörü
Suudi Arabistan ve Türkiye arasındaki, özellikle medyaya yansıyan şekliyle veya medyanın etkilediği ilişkileri seri olarak yazdığım bugünlerde, bu ilişkilerin seyrinde enteresan gelişmeler oluyor. Son yazımda...
Suudi Arabistan ve Türkiye arasındaki, özellikle medyaya yansıyan şekliyle veya medyanın etkilediği ilişkileri seri olarak yazdığım bugünlerde, bu ilişkilerin seyrinde enteresan gelişmeler oluyor.
Son yazımda bahsetmiştim. Birleşik Arap Emirlikleri ve S. Arabistanlı bazı aktivistlerin başlattıkları yoğun bir Türkiye karşıtı kampanya ile karşı karşıyayız. Bu kampanya bazı haberlerin diline kendiliğinden yansıyan tarafgir veya önyargılı dilden ibaret değil. Bayağı aleyhte, hasmani duygularla yürütülen bir kampanya idi. Türkiye’nin bugünlerde ekonomisini etkileyerek seçim sürecini de böylece belirlemeyi, dolayısıyla Erdoğan’ı yıkmayı hedef alan bir kampanya…
Bu kampanyaya kısa bir süre içinde cevap, ilginçtir, yine S. Arabistanlı ve Kuveytli başka aktivistlerin yeni ve güçlü bir kampanyasıyla geldi. “Yazımız Türkiye’de daha güzel!” başlığıyla sürdürülen kampanyada Türkiye’de tatili gerçekten çok güzel gösteren video kesitleri, resimler, güzel tecrübelerden örnekler veriliyor, Türkiye’nin farklı imkan ve güzellikleri yansıtılıyor.
Bu kampanya tamamen gönüllü bir Arap aktivizminin çabası olarak çıkıyor. Bunun yanısıra Kuveyt’ten milletvekilleri, millet meclisinde yaptıkları toplantılarda maruz kaldığı bu saldırıda Türkiye’nin yanında durmanın bir görev olduğundan hareketle bir dizi karar alıp uygulamaya sokmuşlar. Buna Kuveytli vatandaşların tasarruflarını Türk lirasına çevirme kampanyası da, Türkiye ile aradaki bir çifte vergilendirme hususunun Türkiye lehine yeniden düzenlenmesi de dahil.
Bu yeni gelişmeyi de kaydederek Türkiye ve S. Arabistan ilişkilerini bir şekilde etkileyen başka bir faktöre, İhvan-ı Müslimin faktörüne geçelim.
Özellikle Arap Baharı sürecinden sonra Mısır’da seçimleri kazanan İhvan kökenli Muhammed Mursi’ye karşı yapılan askeri darbeden hemen sonra Türkiye ve S. Arabistan arasında ciddi bir gerilim alanı oluştu. Malum S. Arabistan bu darbeyi destekledi, finanse etti ve etmeye bugüne kadar devam etti. Türkiye ise bu askeri darbeye karşı dünyada en net, hatta tek net tutumu sergileyen ülke oldu. Türkiye’nin bu duruşu iki ülke arasındaki net bir tutum farkı. Bunda kuşku yok.