Ankara’nın dardır yolu...
Çoktan AVM’ye çevrilen Bulvar Palas’ın hemen yanında Enver Gökçe’nin arada bir uğradığı Odak Kitabevi vardı. Soysal Pasajı’nın alt katındaki Hat Kitabevi İGD’li gençlerin uğrak yeriydi...
Mithat Paşa Caddesi’nde adını hatırlayamadığım bir başka kitabevi, altında da Batıbeki’nin “Binici” tablosunu annemin verdiği harçlıkla satın aldığım geniş bir resim galerisi vardı. Kocabeyoğlu Pasajı ve Zafer Çarşısı, bazıları sahaf niteliğinde çok sayıda kitapçıyla doluydu. Büyük Sinema’nın asma katında Erdal Öz’ün Sergi kitabevi, vitrininde Carlos Marighella’nın kapağına üç kurşun deliği resmedilmiş Şehir Gerillası kitabı...
Yalın Tolga, ekibiyle birlikte Devlet Tiyatrosu’ndan ayrılıp Mithat Paşa Tiyatrosu’nu kurmuştu. Koskoca Yalın Tolga bizim lisenin tiyatro koluna orada prova yapma ve oyun sahneleme izni vermişti. Tiyatronun iç dekorasyonu Büyük Tiyatro’yu andırıyordu, sahne aralarında otomatik açılıp kapanan bordo renkli ağır perdeler... Cevat Fehmi Başkut’un Buzlar Çözülmeden adlı oyununu orada kaç kez seyrettiğimi hatırlamıyorum.
Çevrede pek çok tiyatro vardı. Şimdiki gibi çorapçıların telefoncuların arasına sıkışmış olmayan AST en görkemli dönemini yaşıyordu; sonra Halk Oyuncuları, Yeni Sahne, çeşitli amatör tiyatro grupları...