Eskiden kuş evleri yapardık, şimdi kurda-kuşa eziyet ediyoruz!
Televizyonların durup dururken meşhur ettiği bir adam, papağanına eziyet eden videosunu sosyal medyada paylaşınca, kıyamet koptu: “Vay efendim, bu ne vahşet!”“Vahşet”ten de öte, tam bir “dehşet”!Buna...
Televizyonların durup dururken meşhur ettiği bir adam, papağanına eziyet eden videosunu sosyal medyada paylaşınca, kıyamet koptu: “Vay efendim, bu ne vahşet!”
“Vahşet”ten de öte, tam bir “dehşet”!
Buna rağmen, “Kuşlar üşümesin diye kuş evleri yapan, leylekleri tedavi etmek maksadıyla “Gurabahane-i lâklâkan” ismiyle leylek rehabilitasyon merkezleri kuran bir yapıdan, kurda-kuşa eziyet eden bu yapıya nasıl geldik?” diye soran yok. Bu da başka bir “dehşet”!
Sormasalar da söyleyeceğim ki, bu bir ahlâk krizidir!
Eski toplumsal ahlâkımızın üç temel esası vardı: