Harf inkılâbının mantığı
Akit’in “e-gazete” bölümünde yayınlanan yazılarımın altına sık sık düşülen şu notu irdeleyelim: “Arap alfabesiyle okuma-yazma öğrenmek zor olduğu için Osmanlı’da...
Akit’in “e-gazete” bölümünde yayınlanan yazılarımın altına sık sık düşülen şu notu irdeleyelim: “Arap alfabesiyle okuma-yazma öğrenmek zor olduğu için Osmanlı’da okur-yazar oranı düşüktü, harf inkılâbı bu yüzden kaçınılmazdı.”
İyi ama cumhuriyetin “İkinci Adam”ı İsmet İnönü, “Harf inkılâbı bir okuma- yazma kolaylığına bağlanamaz” diyor, “Okuma-yazma kolaylığı Enver Paşa’yı tahrik eden sebeptir. Ama harf inkılâbının bizde tesiri ve büyük faydası, kültür değişmesini kolaylaştırmasıdır. İster istemez Arap kültüründen koptuk” (Hatıralar, C. 2, s. 221 1985 basımı).
Paşa’nın “Arap kültürü” dediğine siz “İslâm külliyatı” derseniz, taşlar yeri yerine oturur ve asıl maksat âyan beyan ortaya çıkar.
Demek ki neymiş? Sebep “okuma-yazma güçlüğü-azlığı” filan değil, “kültür değişimi” imiş. Tabii olarak bu “kültür değişimi” dini kültürü de kapsamaktadır.Yani harf inkılâbı “okur-yazar sayısını artırmak” için yapılmadı, yeni nesillerin İslâm’la bağlarını koparmak için yapıldı.
Zaten Osmanlılarda okur-yazar oranının çok düşük olduğu iddiası, hiçbir istatistiğe dayanmadığı için, ispatsızdır. Zira Osmanlı asırlarında bu konuda tutulmuş bir istatistik yoktur. Sadece Osmanlı’da değil, o tarihlerde dünyanın hiçbir yerinde böyle bir istatistik mevcut değildir.