Kaç kitap ziyaret ettiniz?

Eskiden “Kitap okudum” denmez, “Şu kitabı ziyaret etmek nasip oldu” denir, bu ifade hem kitaba, hem bilgiye, hem de ilme-irfana saygının gereği sayılırdı.“Okumak”, bir anlamda “bitirmek”, hatta bitirip bir...

Eskiden “Kitap okudum” denmez, “Şu kitabı ziyaret etmek nasip oldu” denir, bu ifade hem kitaba, hem bilgiye, hem de ilme-irfana saygının gereği sayılırdı.

“Okumak”, bir anlamda “bitirmek”, hatta bitirip bir kenara koymak, bir daha ihtiyaç duymamak anlamına gelebilen bir ifade olduğundan, bundan kaçınırlardı. Yani kitap bir kere okumakla bitirilecek bir şey olarak görülmez, zaman zaman okunması, haşir-neşir olunması gerektiğine inanılırdı (kütüphaneler bu inançla kurulur). O zarif ifade bu inançtan doğdu:

“Şu kitabı ziyaret etmek nasip oldu!” 

Kitapla buluşmanın bir “nasip işi” olarak görülmesine ayrıca dikkat etmek lâzım. Zaten “Ya nasip” sözcüğü neredeyse bütün evlerin duvarlarını süsleyen levhalara yazılmıştı: “Ya nasip!” Nasip değilse, hiç bir şey olmaz…

Hele de “okuyucu” olmak başlı başına bir “nasip” işi: Yazar olmak kadar önemli bence: Okuyan olmazsa, yazar neden yazsın?

Bunu kitap fuarlarında yakinen müşahede ediyorum.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Osmanlı’da ev hayatı 03 Kasım 2020 | 495 Okunma Osmanlı evleri ve modern evlerimiz 02 Kasım 2020 | 381 Okunma Toplum yeniden inşa edilmeli 31 Ekim 2020 | 397 Okunma Osmanlı’da çocuk olmanın anlamı 30 Ekim 2020 | 287 Okunma Türkiye’de çocuk olmak… 28 Ekim 2020 | 164 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar