Osmanlı’da ve Avrupa’da dilencilik
Osmanlı, kurduğu vakıflar sayesinde dilenciliği önemli ölçüde yok etmişti. Buna rağmen zaman zaman zor durumda kalanlar (evi filan yanan) geçici bir süre, ama devletin kontrolü altında ihtiyacını giderecek kadar...
Osmanlı, kurduğu vakıflar sayesinde dilenciliği önemli ölçüde yok etmişti. Buna rağmen zaman zaman zor durumda kalanlar (evi filan yanan) geçici bir süre, ama devletin kontrolü altında ihtiyacını giderecek kadar dilenebilirdi.
Dilenmek zorunda kalan kişi oturduğu mahallin kadısına müracaat eder, uğradığı felaketi bildirir, şahitler dinletir, kadı durumu araştırır, gerçekten ihtiyaç sahibi ise bir “dilenme sertifikası” verirdi. Bu vesikaya sahip olmayan hiç kimse dilenemezdi.
Dilenci kayıtları çok ayrıntılı tutulur, hangi millete mensup olduğu, neden dilenmeye ihtiyaç duyduğu, sağlık durumu, medeni hali, hangi bölgede dileneceği, ne kadar zaman dileneceği, nerede oturduğu tek tek kayıt altına alınırdı. Devletle ilişkileri devletin atadığı “kethüda” aracılığıyla kurulurdu.
Kolay para kazanmak için halkın dini duygularını istismar edenler, halkı rahatsız edenler, dilenciliği meslek haline getirenler yakalanıp cezalandırılırdı.
Resmi kayıtlara göre, Osmanlı’da bir sürü dilenci çeşidi var…