Selâm deyip geçmemeli

Başka milletlerin başına böyle bir şey geldi mi, bilmiyorum, ama “Harf Devrimi”nin, “Takvim Devrimi”nin, “Gün Devrimi”nin, “Saat Devrimi”nin, “Ay Devrimi”nin, “Ezan Devrimi”nin, “Dil...

Başka milletlerin başına böyle bir şey geldi mi, bilmiyorum, ama “Harf Devrimi”nin, “Takvim Devrimi”nin, “Gün Devrimi”nin, “Saat Devrimi”nin, “Ay Devrimi”nin, “Ezan Devrimi”nin, “Dil Devrimi”nin, “Kıyafet Devrimi”nin yanı sıra, biz, bir de “Selam Devrimi” yaşadık!

Müslüman olduğumuz tarihten itibaren (Dokuzuncu Yüzyıl) dilimize yerleşen “Müslüman Selâmı” (Arapça kökenlidir, ama tıpkı ezan gibi, tüm dünya Müslümanlarının evrensel iletişimidir), 1930’lu yıllarda değiştirilmiş, önce askerlere ve memurlara “yeni selam” mecburiyeti getirilmiş, ardından herkese dayatılmıştır (şapka konusunda da durum aynıdır).

Buna göre “Selamün aleyküm” ya da “Esselâmu aleyküm” şeklindeki selam terk edilecek, onun yerine sabahları “günaydın”, öğleden sonra “tünaydın”, akşam vakti “iyi akşamlar”, gece bastırınca da “iyi geceler” denilecektir. Şaka gibi!..

Çocuktum. Bir sabah kalktığımda, babamı evde görmenin de keyfiyle (zira çoğunlukla gurbet ellerde olurdu) her sabah sınıfa girişte başöğretmenimin bize söylediği şeyi söyledim: “Günaydın.”

Okuduğu kitaptan başını kaldırdı, şaşkın şaşkın yüzüme baktı ve ciddi ciddi sordu: “Şimdi ben ne diyeceğim?” 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Osmanlı’da ev hayatı 03 Kasım 2020 | 495 Okunma Osmanlı evleri ve modern evlerimiz 02 Kasım 2020 | 381 Okunma Toplum yeniden inşa edilmeli 31 Ekim 2020 | 397 Okunma Osmanlı’da çocuk olmanın anlamı 30 Ekim 2020 | 287 Okunma Türkiye’de çocuk olmak… 28 Ekim 2020 | 164 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar