Yine şu “Kıraathâne” meselesi
Bir süre önce Sayın Cumhurbaşkanımız “Millet Kıraathâneleri kuracağız” deyince, rakipleri “kıraathâne”yi “kahvehâne” olarak anlamışlar ve “Erdoğan kahvehane kuruyor, biz...
Bir süre önce Sayın Cumhurbaşkanımız “Millet Kıraathâneleri kuracağız” deyince, rakipleri “kıraathâne”yi “kahvehâne” olarak anlamışlar ve “Erdoğan kahvehane kuruyor, biz fabrika kuracağız!” şeklinde polemik konusu yapmışlardı.
Bu yaklaşım iki açıdan arızalıdır:
Modern devletin görevleri arasında fabrika kurmak yoktur. Bu konuda devlet özel söktürün önünü açar, fabrika kurmasını sağlar. “Devlet fabrikası” kavramı, devletçiliği esas alan eski dönemin kalıntısıdır.
Kıraathâne başka, kahvehane başkadır: Kıraathâne “öğrenme, şarj olma, dolma yeri”, kahvehâne ise “vakit öldürme, tükenme ve tüketme yeri”dir!
“İkra”nın anlamını bilmeseler bile “kıraat”ı bilmeliydiler.Çünkü bu kelime TDK sayesinde öldürüleli çok olmadı. Benim ilkokul birinci sınıfta okuduğum iki kitaptan birinin adı “Kıraat”tı.