‘Demokrasi ayıbı’ Yassıada acı dolu tarihe yolculuk

Akşam saatleri... Hava serin... Hafif bir rüzgâr var... Adnan Menderes Müzesi önündeyiz... Uzaktan müzik sesi geliyor... "Menderes'in sevdiği şarkılar." "Nihânsın dideden ey mest-i nâzım. Bana sensiz cihânda cân...

Akşam saatleri... Hava serin... Hafif bir rüzgâr var... Adnan Menderes Müzesi önündeyiz... Uzaktan müzik sesi geliyor... "Menderes'in sevdiği şarkılar."
"Nihânsın dideden ey mest-i nâzım.
Bana sensiz cihânda cân ne lâzım?"

Bir zamanlar... Bu adada, Menderes yargılanıyordu.
İstanbul'da... Gazinoda... Kadın assolist, gözleri nemli, "Bu şarkıyı" söylüyordu.
"Vay sen misin, Menderes'in sevdiği şarkıyı söyleyen? Haydi karakola! Nezarete!"
Yassıada'dayız... Şimdiki adıyla, Demokrasi ve Özgürlükler Adası.
60 yıl önce yaşanan demokrasi ayıbı... Zaman tüneli... Duygu seli... Acılarla dolu anılar, anılar...

***


Toplum...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Hesap verme zamanı 21 Kasım 2024 | 306 Okunma Dadaşlar otağından 20 Kasım 2024 | 328 Okunma Dersimiz... Yerelden genele 19 Kasım 2024 | 197 Okunma Şehir... Para... Ve başkan 18 Kasım 2024 | 672 Okunma Konserle körfez temizlemek 14 Kasım 2024 | 442 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar