Darbe girişimi ve güvensizlik günleri...
Bugün, "İki ayrı devlet, bir millet" söylemine başta iktidardaki AKP olmak üzere çoğunluk sahip çıkıyor. Oysa Azerbaycan Ermeni işgaline uğradığı ilk günlerde devrin Cumhurbaşkanı Turgut...
Bugün, "İki ayrı devlet, bir millet" söylemine başta iktidardaki AKP olmak üzere çoğunluk sahip çıkıyor. Oysa Azerbaycan Ermeni işgaline uğradığı ilk günlerde devrin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın "Onlar şii, biz sünniyiz, Azerbaycan İran'a daha yakın" sözleri tarihi kırılmanın önemli kilometre taşlarındandır. Ardından Hocalı katliamı esnasında sivillerin nakli için talep edilen helikopterlerin uluslararası anlaşmalar bahane edilerek gönderilmeyişi kırgınlığa sebep olmuştu. Türkiye'yi idare edenler "Devlet aklını" devreye sokmakta geciktiklerini belirtmeliyiz. Bu konuda merhum Alparslan Türkeş'in şahsi gayretlerini hatırlatmakta fayda görüyoruz. Türkeş, Elçibey önderliğindeki Halk Cephesi iktidarının yeni ve milli orduyu kurmalarında yardımcı olmaları için uzun süre Genel Başkan Yardımcılığını yürüten emekli Tuğgeneral Hüseyin Cevizoğlu'nu Bakü'ye göndermişti. Bu arada TSK'dan ayrılan idealist bir astsubay, üçü subay ve toplam 37 gönüllü, Halk Cephesinin genç elemanlarını eğitmek ve kritik bölgelerde çatışmalara katılarak moral-motivasyon sağlıyorlardı... Bu isimleri tek tek açıklamam doğru olmaz. Azerbaycan ile ilgili yazılarımda atıfta bulunduğum Nevruz Emmi'nin "Şah-Mat" kitabında adları tarihe geçmiştir.Ermeni saldırıları had safhaya çıkınca tarihi gafını telafi etmek için ölümünden hemen önce Türk Cumhuriyetleri seyahatine çıkan Turgut Özal'ın son durağı Bakü idi. Özal'ın gelişinden hemen önce Azerbaycan-Türkiye arasında "Askeri eğitim anlaşması" yapıldı. Bakü'deki askeri ateşeden sonra 4 kişi ilk Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayının eğitimini yüklendi. Özel Kuvvetler mensubu Kaşif Kozinoğlu komutasında, Mustafa Levent Göktaş'ın yardımcılığındaki timi burada tanıdım. Yaklaşık bir haftalık çalışma sonunda Turgut Özal ve Türkiye heyetini Bakü Havalimanında karşılayan tören bölüğünün oluşumunu sağlamışlardı. Sonrasında ise İçişleri Bakan Yardımcısı merhum Ruşen Cevadov'un liderliğindeki OMON diye tabir edilen "Özel harek...