Fransa, Türkiye-AB ilişkisinde “inisiyatifi” alabilir mi?

Son 300 yıldır “Fransa-Osmanlı Coğrafyası-Türkiye Cumhuriyeti dinamiği” üzerine “çalışma” yapan bir dostum aradı. Doğrudan konuya girdi ve şunu söyledi; AB ile toptan bir “uzlaşma...

Son 300 yıldır “Fransa-Osmanlı Coğrafyası-Türkiye Cumhuriyeti dinamiği” üzerine “çalışma” yapan bir dostum aradı. Doğrudan konuya girdi ve şunu söyledi; AB ile toptan bir “uzlaşma eksiği” denklemi karşılıklı yazılıyor. Almanya denklemi kökünden “sabote ediyor”. Bu noktada ilişkimizin geçmişte her zaman daha yumuşak olduğu Fransa ile neden yeni bir “AB-Türkiye” dinamiği kurmak için adım atmıyoruz ?

Sevgili dostlar, dostumuz kibarca şunu söylüyordu; neden Almanya merkezli ilişkiyi “Fransa merkezli” hale getirip yeni bir denklem tesis etmiyoruz ?

Cevap vermedim, telefonu kapattım ve düşünmeye başladım, şimdi de sizlerle paylaşıyorum. Benim AB ile ilgili daha doğrusu kendine “BATI-MEDENİ” diyenlerle ilgili düşüncelerimi biliyorsunuz, 20 yıldır paylaşıyorum. FİKİR OLARAK geldiğim nokta SAYIN CUMHURBAŞ

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yeni hayalleri İsrail-Mısır-Yunanistan ablukası 28 Ekim 2018 | 4.971 Okunma Yunanistan ve İsrail Akdeniz’de ne peşindeler? 21 Ekim 2018 | 5.275 Okunma AB için halk karar vermeli… Karar vermeliyiz! 14 Ekim 2018 | 5.242 Okunma IMF’nin gönderilmesi... 200 yıllık pranganın kırılması... 12 Ekim 2018 | 5.091 Okunma Türk-Rus coğrafyalar entegrasyonu... 10 Ekim 2018 | 3.975 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar