‘Mimarlar’ değil ‘RANT ODASI’

Aslında ORGANİZE İŞLER demek daha doğru...  Türkiye’nin dev projelerine takoz koymakla övünen, atılan her olumlu adıma karşı aldığı tavır ve açtığı davalarla adından söz...

Aslında ORGANİZE İŞLER demek daha doğru...  Türkiye’nin dev projelerine takoz koymakla övünen, atılan her olumlu adıma karşı aldığı tavır ve açtığı davalarla adından söz ettiren ve son olarak İsrail-Alman basını ile eş zamanlı olarak Cumhurbaşkanlığı makamına saldırarak Külliye’deki iftar üzerinden yalan yanlış bilgilerle kamuoyunu yanıltan Mimarlar Odası, aslında hiç de algılatılmaya çalışıldığı gibi “garip, kendi ayakları üzerinde durmaya” çalışan bir yapı değilmiş...

Hatta oda “mimari kaygılardan çok” RANT ve “organize işler” kaygısı üzerine kurulmuş...

Nasıl mı?

500 bine yakın üyesi olan Mimarlar Odası’nda devasa rakamlar dönüyor. Üyelik giriş ücreti, yıllık ödemeler, her belge için ayrı ücret talebi, proje onayı için yapılan uçuk rakamlar sonucu yılda 4 milyona yakın bir para ortaya çıkıyor! Bu sadece görünen resmi rakam! Bazı mimarların iddialarına göre projelerin tasdik edilmesinde oluşan tekelleşme sonucu ortada belgesi olmayan paralar da dönüyor! Bu gerçeklere bir de yurtdışından “Türkiye’deki projeleri engelleme-Türkiye’deki kurumları yıpratma karşılığı” yapılacak YARDIMLARI ekleyin. Ortada tam bir ORGANİZE YAPI var!

Bu dönen para karşılığı bir hizmet üretildiğini de sakın düşünmeyin!

Türkiye’nin bütün önemli projelerinde yetersizlik yüzünden yurtdışından özellikle Japonya’dan mimar ithal edilirken, mimarlar Odası asıl işlerine kafa yormak yerine, İstanbul Finans Merkezi Projesi, Üçüncü Köprü, Üçüncü Havalimanı, yollar, köprüler, hastaneler ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın durdurulması veya yıktırılması için çaba sarfediyor... Bu gerçek karşısında oda şunu sormuyor; bu ülkede aynı kalitede hizmet neden üretilemiyor! Amaç MİMARLIK değil amaç “mimarlık” görüntüsü altında yurtdışından verilen görev sonucu “ENGELLEMEK”! Ücreti karşılığı her hizmet engellenir!

Bu odadaki arkadaşlar içerideki YERLEŞİK DÜZEN’in diktiği yapılara karşı sessizliği de ilginç. Millet yararına atılan adımları engellemek için hareket ederken, Boğazda dikilen Gökkafes, Aydın Doğan’a ait Trump Towers, Hilton arazisi, Sarıyer sırtlarına yapılan villalar, boğazda boyunca sıralanan geçmişten kalan arsasından büyük kaçak yalılar gibi konularda bu arkadaşlardan ses çıkmıyor! Konu yurt dışı ve yurt içi YERLEŞİKLER olunca oda başını kuma gömüyor! Nasıl konuşsunlar, mama kesilir Allah korusun!

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yeni hayalleri İsrail-Mısır-Yunanistan ablukası 28 Ekim 2018 | 4.971 Okunma Yunanistan ve İsrail Akdeniz’de ne peşindeler? 21 Ekim 2018 | 5.275 Okunma AB için halk karar vermeli… Karar vermeliyiz! 14 Ekim 2018 | 5.242 Okunma IMF’nin gönderilmesi... 200 yıllık pranganın kırılması... 12 Ekim 2018 | 5.091 Okunma Türk-Rus coğrafyalar entegrasyonu... 10 Ekim 2018 | 3.975 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar