Sezen Aksu Fazıl Say ve Ahmet Kaya...
Türkgün Gazetesi Yazarı Yıldıray Çiçek'in bugünkü (04.02.2022)'' Sezen Aksu Fazıl Say ve Ahmet Kaya...'' başlıklı yazısı.
Sezen Aksu ve Fazıl Say son günlerde şarkıları ve sözleriyle gündemde olduğu için özellikle yazdım, Ahmet Kaya’yı ise yazının içerik anlamını güçlendirmek için başlığa taşıdım.
Bu isimlerini ifade ettiğim sanatçıların tamamı hayatları, yaşantıları, ideolojileri, düşünceleri ne olursa olsun sanatçılık alanında Türk tarihinde adı olacak kişilerdir. Fakat tarihe geçtiler diye “tartışılmaz ve hataları, yanlışları görülmez” diye bir zırhları da yoktur. Sanatçılık için de zaten böyle bir kanun yoktur.
Sanatçı yaşadığı toplum içinde o toplumun değer yargılarına, milli ve manevi değerlerine saygılı olmak zorundadır. Sanatçıyı değerli kılan topluma, insanlığa olan hizmetleri, üretimleridir. Sanatçının yaydığı ışık herkesi ayrım yapmadan kapsarsa, o sanatçı gerçekten milletin gerçek sanatçısı olur.
Rus yazar Lev Tolstoy’un “Bir eserin, bütün insanlık için yararlı olması için, iyi ve kötüyü ayırması, güzel ve anlaşılabilir olması gerekmektedir. Sanat ancak, belli bir sınıf için değil, büyük kitleler için yarar sağladığı zaman, sözü edilebilir bir değere ulaşır.“ sözü üzerinden değerlendirirsek sanatçı bu noktayı yakalayabilmelidir.
Sezen Aksu her kesim tarafından dinlenen bir sanatçıdır. Ama bu sanatçı, dünyada en hassas mesele olan din-peygamber konusunda “Selam söyleyin o cahil Havva ile Adem’e” şeklindeki hakaretleriyle ortaya çıkarsa bu elbette tartışılır, elbette tepki görür. Sezen Aksu önceden eserleri üzerinden tartışılmış bir sanatçı değildi. Geçmişte siyasi ve ideolojik figüranlık yaptığı için tartışılıyordu. İlk defa ortaya koyduğu eser içinde Hz. Adem ve Havva’ya “cahil” ifadesi yüzünden gündemde tartışılan olmuştu. Din ve inançlar dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de çok hassastır.