TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi’nde ne işim vardı?

“Elazığ’ın Keban ilçesine bağlı Bayındır Köyü’nde doğmuşum. İklim şartlarının çok zorladığı ve yolların üç-dört ay kar nedeniyle kapalı...

“Elazığ’ın Keban ilçesine bağlı Bayındır Köyü’nde doğmuşum. İklim şartlarının çok zorladığı ve yolların üç-dört ay kar nedeniyle kapalı olmasından dolayı kasabayla ilişkinin kesildiği bir köydü. Okulda iki sınıf vardı; birisinde dört ve beşinci sınıflar, diğerinde de birinci, ikinci ve üçüncü sınıflar eğitim görürdü..

Annem ve küçük ağabeyimle köyde yaşarken, babam 1950’lerde İstanbul’da ticaret yapmaya başlamıştı. Önceleri portakal falan, sonraları da sırtında halı satıyordu. Büyük ağabeyim de onun yanında lise eğitimini sürdürüyordu. Yazları köye gelir, yanında kaşar peyniri ve sucuk getirirdi. Evde bir bolluk olurdu. Pazar sabahları özeldi; her gün içtiğimiz çorba yerine çay içerdik.

İlkokul üçüncü sınıftayken babam bizi de yanına aldı ve 1968 yılında Kasımpaşa’ya taşındık. Köyden şehre gelince bir kültür şoku yaşadım.

Piri Reis Ortaokulu’nu bitirdikten sonra Beyoğlu Atatürk Erkek Lisesi’ne devam ettim. Öğrenci hareketlerinin yoğun olduğu bir dönemdi.

O dönem ciddi bir sol...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kehanete ihtiyacımız var mı? 23 Nisan 2025 | 444 Okunma Yozgat’ta bile... 21 Nisan 2025 | 10.242 Okunma Bu işin Sırrı 19 Nisan 2025 | 517 Okunma Yavruvatan’da nükseden genetik hastalıklar… 16 Nisan 2025 | 1.273 Okunma Peki bir ay sonra Ankara’ya kim gelmişti? 14 Nisan 2025 | 2.485 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar
Close menu