Türkiye’de doğrudan yabancı sermaye yatırımları
Türkiye’de yaşanan ekonomik krizi aşabilmek için bir üretim seferberliği gerçekleştirmek zorundayız. İşsizlik sorununun çözümünün bir ayağını da bu üretim seferberliği...
Türkiye’de yaşanan ekonomik krizi aşabilmek için bir üretim seferberliği gerçekleştirmek zorundayız. İşsizlik sorununun çözümünün bir ayağını da bu üretim seferberliği oluşturuyor.
Peki, Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı sermayeli şirketlerin ekonomimiz içindeki ağırlığı ne? Bu yabancı sermayeli şirketlerin Türkiye’nin milli çıkarları doğrultusunda hareket etmesi beklenebilir mi?
Osmanlı’nın son dönemlerinde ekonomiye bir taraftan yerli (Ermeni, Rum, Yahudi) sermayedarlar, bir taraftan doğrudan yabancı yatırımları yön veriyordu. Cumhuriyet döneminde yabancı sermayeli şirketler millileştirildi ve devletleştirildi. Yerli sermaye de, Kurtuluş Savaşı döneminde düşmanla işbirliği sicili nedeniyle, sessiz kaldı, ancak pek milli çıkarlar doğrultusunda hareket etmedi.
Devletimizin resmi verilerine göre, 1999 yılında Türkiye’de faaliyette bulunan doğrudan yabancı sermayeli şirket sayısı 4050 idi. AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında yabancı sermayeli şirket sayısı 5443 idi. Yabancı sermayeli şirket sayısı 2016 yılına kadar 10 katına çıkarak 53.156 oldu.
Aşağıdaki çizelgede Türkiye’de faaliyette bulunan yabancı sermayeli şirketlerin sayısı verilmektedir:
Günümüzde Türkiye ekonomisinde yabancı sermayeli şirketlerin ağırlığı ve önemi, Osmanlı’nın son dönemindekinden çok daha fazladır.
1970’lere kadarki dönemlerde, hakim olan uluslararası işbölümü, gelişmiş kapitalist ülkelerin sanayi üretimini gerçekleştirmesi, azgelişmiş ülkelerin de onlara hammadde ve pazar sağlaması biçimindeydi. 1970’lerin ikinci yarısından itibaren bu işbölümü bir süreç içinde değişti. Gelişmiş kapitalist ülkeler...