Yaşayarak öğreniyorlar
Aydınlık’ın 3 Ağustos 2018 günlü sayısında “Alacakları Ödemedi, İşçiyi Ortada Bıraktı” başlıklı bir haber yer aldı. Tekirdağ’ın Ergene ilçesinde faaliyet...
Aydınlık’ın 3 Ağustos 2018 günlü sayısında “Alacakları Ödemedi, İşçiyi Ortada Bıraktı” başlıklı bir haber yer aldı. Tekirdağ’ın Ergene ilçesinde faaliyet gösteren Mazlum Ambalaj Fabrikası 10 ay önce fabrikayı kapatmış ve işçi alacaklarını ödememiş. Ayrıca iflas talebinde bulunmadığı için de farklı sorunlar ortaya çıkmış. Bu tür sorunlar ne yazık ki artacak. Ekonomik kriz derinleştikçe, işverenlerin işçi çıkartma, işyerini kapatma, işçi ücret ve diğer alacaklarını ödememe gibi uygulamaları yaygınlaşacak. Ancak benim bu kez dikkat çekmek istediğim nokta farklı. İnsanımız Allah’tan başka görmediği hiçbir şeye inanmaz. Siz ona yaklaşan olumsuzluklardan söz ettiğinizde size kızar bile. Sizin, işlerin kötü gitmesini istediğinizi düşünür. Felaket tellallığı yaptığınıza inanır. Gönlünden geçen, doğal olarak, işlerin iyi gitmesidir. Siz, “işler kötü gidiyor, daha da kötü olacak, tedbir al!” dediğinizde, size neredeyse düşman olur. Ama siz, öngörüleriniz gerçekleştiğinde bu gelişmeden zarar göre ne gidip bir şey de söyleyemezsiniz. Zaten sıkıntısı ve acısı vardır. Bir de siz yüklenmezsiniz. Ancak bu tür olaylardan, işçilerin davranışlarına ilişkin bazı sonuçlar çıkarmak da gerekli. HAKLARINA SAHİP ÇIKMAYANLAR Aydınlık’ın haberine göre, Mazlum Ambalaj’da çalışan işçilerden biri şöyle diyor: “Ben 10 yıl, eşim 8 yıl çalıştı. 100’e yakın arkadaşımız ile birlikte haklarımızı alamadık. İş kazası geçiren arkadaşlarımız oldu. Şikayetçi olmadık. ‘Pazar günü gelin,’ dediler, geldik, çalıştık. ‘12 saat çalışın’ dediler, gece demedik, günd...