Mahalle hakkında
Bakkal dükkânındaki konuşmaya şahit olmak bütün gün içimi acıttı. Canı yanmış bir kadın babasının vefatından, cenaze namazı mahalle camisinde kılındığı halde apartman...
Bakkal dükkânındaki konuşmaya şahit olmak bütün gün içimi acıttı. Canı yanmış bir kadın babasının vefatından, cenaze namazı mahalle camisinde kılındığı halde apartman komşularından hiçbir erkeğin törene icabet etmeyişinden söz ediyordu. Bir gün önce uzaklardan da olsa selayı duyduğumu hatırladım. Demek bu genç kadının babası. İnsanların sonu gelmez iş güç telaşları, tükenmez meşguliyetleri, havanın soğukluğu ya da acil bir yere çağıran telefonlarla açıklanamaz elbette bu durum. Aslında artık hiçbir sorumluluk duymadığımız ve bizi zerre kadar umursamayan insanlarla aynı sokaklarda caddelerde yaşayıp ölüp gidiyoruz. Ev alırken manzarası fiyatı mevkisi genişliği uygunsa sorun yok, binanın içinde kim yaşarsa yaşasın önemli değil, nasılsa selam vermeye bile gerek olmayacak bu şahane hayatlar içinde. Bir manisi yoksa ziyarete gittiğimiz, bir manisi varsa bu manileri ortadan kaldırmak için elimizden geleni yaptığımız, en azından dinleyip hemdert olduğumuz komşuluk buharlaşıp gitti. Misal üst kattaki evimize apartmanın çok yoğun olduğu, herkesin işten döndüğü akşam saatinde hırsızlar gelip bir saat kapıyı kırmaya uğraşıyor ve görmeyen kalmıyor. Hiçbir telaş göstermeden evde rahatça çalışıyorlar.