Osmanlı’yla Cumhuriyet’in kucaklaştığı an...
Hemen önümde yürüyorlar. Kolkola, merdiven basamaklarını çıkıyorlar… Biri, padişah Abdülhamid’in gelini, sarayda dünyaya gelen son şehzade ve hanedan’ın son reisi Osman Ertuğrul’un eşi...
Hemen önümde yürüyorlar.
Kolkola, merdiven basamaklarını çıkıyorlar…
★
Biri, padişah Abdülhamid’in gelini, sarayda dünyaya gelen son şehzade ve hanedan’ın son reisi Osman Ertuğrul’un eşi, prenses Zeynep Osman.
Diğeri, 470 yıl boyunca Osmanlı’ya başkent olan, 1453’te Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilen, 1923’te Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurtarılan İstanbulumuzun, şehremini Ekrem İmamoğlu.
Gelenekle geleceğin, Osmanlı’yla Cumhuriyet’in kolkola yürüdüğü, muhteşem bir buluşmaydı.
★
Nasıl oldu derseniz…
Cuma günüydü, telefonum çaldı.
Arayan, Zeynep Osman'dı.
“İstanbul'un başkanına tebrik ziyareti yapmak istiyorum, sizin de bulunmanızı istiyorum” dedi, “hay hay” dedim.
★
Zeynep Osman, baba tarafından Afgan prensesi, eşi tarafından Osmanlı gelini, kelimenin tam manasıyla dünya vatandaşı, ama her şeyden önemlisi, çocukluğunda Boğaz'da, Bebek sahilinde yüzen, doğma büyüme, hakiki bir İstanbul hanımefendisi…