Şanghay Beşlisi
Sözcü Gazetesi Yazarı Yılmaz Özdil'in bugünkü (21.09.2022)''Şanghay Beşlisi'' başlıklı yazısı.
2003.
Akp iktidar oldu.
Asrın liderimiz tarih verdi.
“En geç 8 seneye AB'ye üye oluruz” dedi.
Sayın medyamız “Avrupa fatihi” manşetleri attı.
“8 seneye kalmaz” diye yazıldı.
Sayın medyamız haklı çıktı.
Hakikaten 8 seneye kalmadı.
Hemen bir sene sonra AB'ye girdik.
2004 yılıydı.
Asrın liderimiz Brüksel'den uçakla Ankara'ya geldi, kilometrelerce konvoyla karşılandı, “Avrupa fatihi” pankartları açıldı.
AB bayrağını simgeleyen mavi balonlar gökyüzüne bırakıldı.
Güpegündüz havayi fişekler fırlatıldı.
Kamyonun üstüne çıkarak şehir turu atan asrın liderimiz, “bayramımız kutlu olsun, hedef tam üyelikti, tam üyelik alındı” dedi.
“Hamdolsun başardık, hamdolsun bizim hükümetimize nasip oldu, inşallah bu başarımız ilerde romanlarda yazılacak” dedi.
Türkiye seninle gurur duyuyor sloganları atıldı.
Kendisine “işte lider işte AB” yazılı çiçek takdim edildi.
Hep bir ağızdan “memleketim” şarkısı söylendi.
Sayın medyamız “dünya bize hayran” manşetleri attı.
Sayın basınımız gene haklı çıktı.
Hakikaten bize hayran olunmayacak gibi değildi, çünkü baktık ki şahane giriyoruz, 2004 henüz bitmeden AB'ye bi daha girdik.
29 Ekim 2004.
Takvimde başka gün kalmamış gibi tam Cumhuriyet Bayramı'nda, asrın liderimiz Roma'da Papa heykelinin önünde Avrupa Birliği anayasası'na imza attı.
Türkiye Cumhuriyeti anayasası'ndan habire şikayet eden, Türkiye Cumhuriyeti anayasası'nı habire değiştirmek isteyen asrın liderimiz, Avrupa Birliği anayasası'nı pek beğenmişti, şak diye imzaladı.
Sayın araştırmacı medyamız, Papa 5'inci Sixtus'un önünde imza atıldığını yazdı.
Her zamanki gibi doğru değildi.
Papa papaydı ama, 5'inci Sixtus değildi, 10'uncu Innocentus'tu.
Türk düşmanıydı.
Amaaann, bu tür mevzuları kafaya takmaya değmezdi.
AB'ye girmiştik ya, sen ona bak'tı.
Sayın medyamız “Avrupa fatihi” manşetleri attı.
Sayın köşe yazarlarımız “dünya gıptayla bizi izliyor” diye yazdı.
2005…
AB'ye bir daha girdik.