31 Mart’ın kesin sonuçları
AK Parti için “Kimi koysam seçilir” dönemi bitti. CHP’nin sağa yakın aday formülü tuttu. Seçmen, ne kadar bilinçli oy kullandığını her pusulada ayrı...
- AK Parti için “Kimi koysam seçilir” dönemi bitti. CHP’nin sağa yakın aday formülü tuttu.
- Seçmen, ne kadar bilinçli oy kullandığını her pusulada ayrı partiye mühür basarak gösterdi.
- Partilerin değil, ittifakların önemli olduğu yeni sistem oturdu.
- Partiler safını belli etti, taşlar yerli yerine yerleşti. Muhafazakârların bir bölümünün CHP ile, milliyetçi bir kesimin HDP ile problemi olmadığı tescillendi.
- İstanbul ve Ankara sonuçları; PKK, FETÖ, DHKP-C gibi örgütler ile bu örgütleri yöneten üst aklı kesinlikle sevindirdi.
- Kandil’deki, Pensilvanya’daki terör elebaşlarının mesajlarının bile sol seçmeni vazgeçirmediği anlaşıldı.
- Solda oy kayması olmadığı, propagandaların sadece sağ seçmeni etkilediği ortaya çıktı.
- CHP nasıl sağ seçmeni kazanmaya çabalıyorsa, AK Parti’nin de vatansever solcuları kazanmak için çaba harcaması gerektiği görüldü.
- Millet İttifakı daha iyi organize oldu, birbirlerinden koltuk almadı, özellikle batıda adaylara neredeyse firesiz destek sağlandı.
- Doğuda yatırım ve hizmetler karşılık buldu, batıda ideolojik söylemler, şirin mesajlar prim yaptı.
- Büyükşehirlerde 25 yıl önceki CHP yönetimlerinin unutulduğu, eskiye ait hatırlatmaların karşılık bulmadığı ortaya çıktı.
- Sosyal medyadan yayılan birkaç videonun ve toplu ulaşım araçlarında fısıltı gazetesiyle yayılan propagandaların milyonların toplandığı mitinglerden çok daha etkili olduğu görüldü.
- Mağduriyet, soğukkanlılık, yüzleşme her zamanki gibi prim yaptı.
- Sarılma ve kucaklamanın, şehrin geleceğini belirleyecek projelerden daha etkili olduğu sonucu sandığa yansıdı.
- AK Parti döneminde yetişen gençlerin CHP’ye neden daha sempatik yaklaştığı en kazık soru olarak karşımıza çıktı.
- Seçmenin “Biraz da diğerleri yesin” eğilimi, toplumdaki tehlikeyi gözler önüne serdi.
- Küskün ve öfkelilerin en azından bir sandıkta AK Parti’yi cezalandırmaktan vazgeçmediği görüldü.
- AK Parti teşkilatlarının eski heyecanını kaybettiği, değişim ve dönüşüm esnasında hatalar yapıldığı, küskünlerin ağır hasarlara yol açtığı ortaya çıktı.
- İktidar partisi için çok acil durumunu gözden geçirme mecburiyeti doğdu. Koltuk kaybetse de, oy oranı korunarak, hata ve eksiklerini gidermesi için zaman tanındı.
- Muhtar seçmek için kaydını başka şehirlere taşıyan seçmene çare bulunması zaruret oldu.
- CHP için oy çalmanın veya seçimde usulsüzlük yapmanın dert edinilecek bir problem olmadığı anlaşıldı.
- FETÖ’nün bürokraside ve siyasette dipdiri ayakta olduğu gerçeği yüzümüze çarptı.
- İnsan öldürmekten çekinmeyen terör örgütlerinin, oy çalmaktan zaten imtina etmeyeceği acı bir tecrübeyle kayıtlara geçti. Baştan alınmayan tedbirin, sonradan işe yaramayacağı görüldü.
- Seçim sistemi ne kadar sağlam olursa olsun, hırsız içerideyse kapının kilit tutmadığı anlaşıldı.
- İktidar partisi sistemli bir oy hırsızlığı ile karşılaşınca, kendini savunmasının ne denli zor olduğu tecrübe edildi.
- YSK’nın iktidarın emriyle hareket etmediği gözler önüne serildi.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘diktatörlük’ suçlamaları, muhalefetin bir daha ağzına alamayacağı biçimde çöp oldu.
- Üst aklın Türkiye’de kontrolü elinden bırakmadığı, toplum mühendisliğinde ne kadar maharetli olduğu yeniden anlaşıldı.
O teğmenler yedi defa reddedildi, yine de kılıcı çekti!
21 Kasım 2024 | 1.115 Okunma
Bitmeyen uçak yalanları
17 Kasım 2024 | 469 Okunma
Cumhur İttifakı çürük yumurta değil ki çatlasın!
14 Kasım 2024 | 1.420 Okunma
Bu yapıyla Türkiye Yüzyılı nasıl olacak?
10 Kasım 2024 | 258 Okunma
Savaşın kıyısından dönmüş olabiliriz
07 Kasım 2024 | 399 Okunma
TÜM YAZILARI