Bitmeyen uçak yalanları
Bugün ‘çok büyük’ yazar olmaya karar verdim!Karşı mahallenin, kendimizi bildik bileli şişire şişire pazarlamaya doyamadığı ‘kofti’lerden neyimiz eksik?Onlar gibi, memlekette onca dert ve bela...
Bugün ‘çok büyük’ yazar olmaya karar verdim!
Karşı mahallenin, kendimizi bildik bileli şişire şişire pazarlamaya doyamadığı ‘kofti’lerden neyimiz eksik?
Onlar gibi, memlekette onca dert ve bela varken, bunları bir kenara bırakıp, toplumu çok da ilgilendirmeyen bir mevzuyu deşeceğim.
Bağlayın kemerleri, başlıyoruz.
***
Cumhurbaşkanı’mızın seyahatlerine eşlik eden gazetecilerin sadece Cumhurbaşkanlığı uçağına koltuk parası ödemediğini (–ki tarifeli uçak olmadığı için bunun dünyada örneği yok)…
Uçağa binme dışında otel, yemek gibi bütün masraflarını kendi ceplerinden, daha doğrusu bu gazetecilerin çalıştıkları kurumların karşıladığını bilmeyen kaldı mı?
Hâlâ bu tezvirata inanan varsa Emin Çölaşan gibi yalanı ağzında sakız eden fütursuzlar yüzünden.
Cumhurbaşkanı’nın seyahatlerini, İBB’nin İstanbul halkının cebinden harcadığı 12 milyon liralık Paris sefasıyla karıştıran bu sözüm...