Cep telefonundan izlenen program olmak...

Geçen çarşamba günü Müge Anlı, ekibi ve izleyicileri; yine büyük bir başarının altına imza atıp evinden kaçan zihinsel engelli Yusuf'u üç saat içinde bularak, ailesine teslim etti.
Yusuf'u parkta görüp fotoğrafını çekerek programa gönderen kişi ise duyarlı servis şoförü Kemal Bey'di.
Üsküdar'daki bir parkta cep telefonundan 'Müge Anlı ile Tatlı Sert'i izliyordu.
Karşısındaki bankta uyuklayan kişinin, aranan Yusuf adlı genç olduğunu fark edince hemen fotoğrafını çekip programa gönderdi.
Ekipler harekete geçti ve zihinsel engelli Yusuf, daha fazla zarar görmeden, büyük bir merak ve endişe içinde onu arayan ailesine kavuşturuldu.
Buraya kadar her şey, Müge'nin programında sıkça rastladığımız ve ne mutlu ki artık 'rutin' haline gelen başarı öykülerinden biriydi.
Ama benim asıl dikkatimi çeken, insanların sokakta cep telefonundan Müge'yi izliyor olmasıydı.
Müge, bugüne kadar sayısız ödülle onurlandırıldı.
Pek çok kişi yazılarında, konuşmalarında ona övgüler yağdırdı. Yaptığı hayır işleri, yürüttüğü kampanyalarla herkes ona alkış tuttu. Defalarca Türkiye'nin en güvenilir insanları listesinde zirveye çıktı. Reyting başarıları tüm sektöre parmak ısırttı. Ama eminim en büyük ödülü, 'İnsanların parkta cep telefonundan izledikleri programcı' olmaktı...