İSPARK’ı değnekçiye döndürmek
Önce kolay bir soru: Belediye kime hizmet eder? Cevabı hemen aklımıza geliyor değil mi? Halka, vatandaşa, kent, ilçe ve yöre sakinlerine... Peki o zaman bir belediyenin cadde ve sokaklardaki park alanlarını vatandaştan önce otellere...
Önce kolay bir soru: Belediye kime hizmet eder? Cevabı hemen aklımıza geliyor değil mi? Halka, vatandaşa, kent, ilçe ve yöre sakinlerine...
Peki o zaman bir belediyenin cadde ve sokaklardaki park alanlarını vatandaştan önce otellere, restoranlara kiralama hakkı olabilir mi?
Örnek: Gayrettepe'de aracınıza park yeri arıyorsunuz. Yol boyunca İspark'ın sarı çizgilerle belirlenmiş park alanına yaklaşıyorsunuz. Karşınıza bir tabela çıkıyor: "Bu alan İBB tarafından filanca otele kiralanmıştır." Haydi bakalım dolan dur...
Aynı durum İspark'ın Yıldız Posta Caddesi'ndeki kapalı otoparkı için de geçerli. İstanbul Büyükşehir Belediyesi kapalı otoparkın bir katını otele kiralamış. Normal vatandaş aracını parasıyla park edebilmek için dakikalarca yer arayıp dururken, otelin valeleri vızır vızır araba sokup çıkartıyor.
Yahu sen vatandaşı parktan mahrum etme, o yeri otele kiralama hakkını kendinde nasıl bulursun? Aynı parayı sıradan vatandaş da ödeyecek. Bu nasıl bir öncelik tanımlamasıdır? Peki o otelin park alanı yoksa ya da yetersizse oraya nasıl ruhsat verdin?
İspark'ı değnekçiye dönüştürmek kimin ne haddine?
İftar molası niye...