Yeter! Çocukları sömürmeyin artık
Star TV'nin iddialı dizisi Babil için ekran başına geçtim. Ama milyonuncu kez aynı konuyu karşımda bulunca isyan ettim. Hasta çocuk dramı ta eski Yeşilçam döneminden beri gişeye tahvil edilir. Çocuk amansız bir hastalığa tutulmuştur. Doktorlar "Evropa'da ameliyat ettirmelisiniz" derler.
Para yoktur falan, filan... Sonunda kalantor Hulusi Kentmen, çocuğun kendi torunu olduğunu öğrenince insafa gelir ve mutlu son...
O zamanlar mesele bir saat 20 dakikada çözülür ve hepimiz yazlık sinemadan evlerimize mutlu mesut dönerdik.
Ama dizilerde öyle mi? Kanırt babam kanırt... Çocuk ölecek mi, kalacak mı, 20 hafta ekran karşısında eziyet çek.
Babil'de de durum farklı değil. Öğretim görevlisi adam komploya gelip üniversiteden atılıyor. Aynı zamanda oğlunun beyninde tümör tespit ediliyor. O dakikadan sonra ameliyat parası bulabilmek için doğru bildiği her şeyden vazgeçen bir babanın çaresizliği kerpeten olup kalbimi kıstırıyor.