Lübnan ve Balkanlar’a Dikkat!

Küresel değişim ve dönüşüm sürecini yaşadığımız bugünlerde küresel güç mücadelesi tüm şiddetiyle hemen yanı başımızda yaşanıyor.Dünya doğal gaz rezervinin...

Küresel değişim ve dönüşüm sürecini yaşadığımız bugünlerde küresel güç mücadelesi tüm şiddetiyle hemen yanı başımızda yaşanıyor.

Dünya doğal gaz rezervinin %47’sine sahip olan Akdeniz Çin’in öncülüğünde başlatılan ve dünya ticaret haritasını yeniden şekillendirecek Tek Kuşak Tek Yol projesinin önemli hatlarından birinin geçiş noktası olması dolayısıyla da ayrı bir öneme sahip.

Özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daimi temsilcileri bu bölgeden çıkmamak için Suriye meselesinin çözülmesinden yana değiller.  Akdeniz’deki doğalgaz rezervinin bölüşümü ve bu doğalgazın tüketicilere ulaşması konusunda uzlaşma sağlandığı zaman Suriye meselesinin çözümü de sağlanacaktır diye düşünüyorum. Aksi taktirde içinde bulunduğumuz kaos ortamı yayılma eğilimini sürdürecektir.

Akdeniz’e kıyısı olan ve Kıbrıs’ta askeri varlığını sürdüren Türkiye’yi Gezi, 17/25 Aralık, hendek-barikat, 15 Temmuz gibi çeşitli darbe girişimleriyle kontrol altına almak isteseyenler başarıya ulaşamayınca ekonomik saldırılarla kontrol altına alma çabasına girdiler.

Rusya, Esed’in davetiyle girdiği Suriye’de Akdeniz’e kıyısı olan Lazkiye’ye adeta çöreklendi. Sıcak denize ulaşma çabası vs. şeklinde lanse edilse de asıl meselesi kendi doğal gaz rezervine sahip olan Akdeniz’de söz hakkına sahip olmaktı. Bu sebeple Rusya Suriye içindeki en büyük askeri gücünü de buraya kurdu. Böylece Rusya’nın da Akdeniz’e kıyısı olmuş oldu.

Trump yönetimindeki ABD Akdeniz’de var olabilmek için PKK/PYD üzerinden oluşturmaya çalıştığı koridor ile Akdeniz’e ulaşma planı yapıyordu. Ancak Türkiye’nin Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtları ABD’nin PKK/PYD üzerinden Akdeniz’e ulaşma planını bozdu. PKK/PYD üzerinden Akdeniz’e ulaşamayacağını anlayan Trump Suriye’den çekilme söylemlerinde bulunmaya başlamıştı. Ancak Esad’ın kimyasal bomba kullandığı iddiasıyla yanına İngiltere ve Fransa’yı da yanına alarak Akdeniz’deki varlığını devam ettirmeye karar verdi. Nitekim ABD’nin Suriye’yi Akdeniz'de bulunan USS Monterey uçak gemisinden ve denizaltılardan fırlatılan güdümlü Tomahavk füzeleriyle vurması bu görüşümü destekler nitelikte.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Dünya Değişirken Yapılması Gerekenler... 03 Eylül 2018 | 6.832 Okunma Yüz Yılın Fırsatı 27 Ağustos 2018 | 86 Okunma Artık yüzyüzeyiz 20 Ağustos 2018 | 4.574 Okunma Türkiye’nin bazı gerçekleri 13 Ağustos 2018 | 369 Okunma Enflasyon sorunu nasıl çözülür? 06 Ağustos 2018 | 2.467 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar